Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Özdem, ‘Tüm ihracat destekleri sadeleştirildi’
Turkuvaz Medya Grubu’nun yazılı basındaki amiral gemisi Sabah Gazetesi tarafından Gaziantep’de düzenlenen, Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi’nde “Türkiye’nin Potansiyeli ve İhracatın Finansmanı”konusunda panel gerçekleştirildi.
İhracatçıya prefinansman desteği geliyor
Gaziantep’den Uluslararası Haber Ajansı (UHA)’dan Hatem VURAL’nın haberine göre, Bir sonraki Trabzon’da gerçekleştirilecek zirvede Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Mustafa İlker Özdem, ihracatçının desteklerinin kullanıcı dostu olması için İGE ve Eximbank ile ortak inisiyatif geliştirip prefinansman kredisi sağlamaya yönelik çalışmalarını hızlandırdıklarını böylece ihracatçının harcama yapmadan destek almasının sağlanacağını söyledi.
SABAH Gazetesi Yazarı Feride Cem’in moderatörlüğünde Hasan Kalyoncu Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Yrd. Dr. Yıldız Özkök, Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Mustafa İlker Özdem, İhracatı Geliştirme A.Ş (IGE) Genel Müdürü Kasım Akdeniz’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Dr. Yıldız Özkök, 2010 yılından bu yana eğitim verdiklerini, üniversitenin dört duvar, ders anlatılan yer olmadığını ve öğrencileri her anlamda geliştirmesi gereken kurum olduğunu belirterek, “Teknofest’e en çok proje başvurusu yapan vakıf üniversitesiyiz. Patent ticarileştirme konusunda 6. sıradayız. TÜBİTAK girişimcilik yenilikçilik endeksinde 8’inci sıradayız. Öğrencilerimiz bizim iktisadi idari fakültemizde 7 dönem ders görür, 8’inci dönem staj programını yapar. Öğrenci mezun olmadan iş hayatının içine girip tecrübe edinmiş olur. Aynı şirkette tekrar istihdama devam etmesi konusunda çok önemli faktör oluyor. Mezun olduklarında öğrencilerimizin iş aramak gibi dertleri olmuyor” dedi. 200 üniversitenin 93 tanesinin teknokenti olduğunu, 12 tanesinin OSB içinde olduğunu kaydeden Özkök, kendi üniversitelerinin de OSB’nin içinde olduğunu kaydetti.
Yardımcı kuruluş gibi sanayiciye destek verdiğini söyleyen Özkök, “Üretim yaparken bunların içine teknoloji, inovasyon, Ar-Ge’yi koymak zorundayız. Türkiye olarak en önemli başarmak zorunda olduğumuz şey bu… Üniversite sanayi iş birliği bu anlamda çok önemli. Ürün üretirken üründen 1 dolar kazanmamla katma değer katarak 10 dolar kazanmak çok farklı bir şey. Üniversitelerin katma değer kazandırmada çok önemli yeri var” diye konuştu.
Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek, Türkiye’de en büyük OSB’lerden bir tanesi olduklarını dile getirerek, “Bölgede tüketilen enerji, Türkiye’de sanayi bazında tüketilen enerjinin yüzde 5’ine tekabül ediyor. 2 milyar dolara yakın enerjiye para öder konuma geldik. Bu sürdürülebilir değil. Hızlı şekilde maliyeti aşağı çekme çalışmalarımız sürüyor. Enerjideki aşırı fiyat artışları rekabet gücümüzü azaltır duruma geldi. Dolar bazında enerjinin 5 katına çıkması, TL bazında doğalgaza yüzde 1400 zam gelmesi sanayiciyi etkiler duruma geldi. Biz de kuvvetli altyapımızla güneş enerjisine teşvik ederek, bölgedeki enerji gücümüzün yüzde 30’una kadar 300 MW yakın güneş enerjisi kurulma izni verdik. 80 MW çalışır durumda. Bu fiyatlarla bizim rekabet etme şansımız yoktu. Hemen değişime başladık. Bölgemizde 180 MW güneşten yararlanan sanayicimiz var, bunu daha da hızlandıracağız. Petrol fiyatlarının yükselişinin sıkıntısını azaltabilmek için de yolları daha da kısaltma çalışmaları yapıyoruz” diye konuştu.
‘Tüm ihracat destekleri sadeleştirildi’
Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Mustafa İlker Özdem, ihracat desteklerinde bir sadeleşmeye gittiklerini ve tüm destekleri tek kararda topladıklarını söyledi.
Özdem, böylece ihracatçının tek metne bakarak hangi desteği alabileceğini gördüğünü ve yönetmek için de sadeleşmenin kolay olduğunu dile getirdi. Bunun yanı sıra tüm destekleri yüzde 50 oranında sabitlediklerini, daha önce farklı baremler olduğunu hatırlatan Özdem, şunları söyledi:
“Yine URGE projelerinde yüzde 75 oranında destek var. Yani destekler yüzde 50-75 oranında tek çerçeveye getirildi. Ancak hedef ülkeler için ayrıca desteklere 20-25 puanlık ilave destek vereceğiz. Bir de hedef sektörler içinde yer alıyorsa ihracatçının hedefi bir ilave destek daha almaya hak kazanıyor.”
Desteklerin yapısının önce harcamayı yapıp ondan sonra alınması şeklinde olduğunu dile getiren Özdem, “İhracatçının ödemeyi alması 3-7 ayı bulabiliyor. Biz Eximbank ve İGE ile ortak inisiyatif geliştirip prefinansman kredisi sağlamaya yönelik çalışmalarımızı hızlandırdık. Bu desteklerin bir miktar daha kullanıcı dostu olması yönünde adım atmış olacağız. Ayrıca diğer bir yeni destek hedefimiz çok kanallı mağazaların yurtdışında rekabetçi olmasına yönelik hazırlanıyor. Türkiye’de belli bir sayıya ulaşmış perakende zincirlerinin yurtdışında daha güçlü olması için patent, kira gibi önemli destekler sağlayacağız. Ayrıca ihracat konsorsiyumunu yazdık 10 milyon TL gibi destek vereceğiz. Yani profesyonel bazı grupların ortaya çıkıp sadece üretim yapmak isteyenlerin ürünlerini yurtdışına ulaştırmalarına destek sağlayacağız. Son olarak da bir şirketin ihracat yol haritasının oluşturulması ve bu ihracat yolculuğuna yön verilmesi için danışmanlarla çalışmaları için destek sağlayacağız” dedi.
İhracatı Geliştirme A.Ş (IGE) Genel Müdürü Kasım Akdeniz, İGE’nin finansmana erişim sürecinde teminat nedeniyle problem yaşayan ihracatçıların sorununu çözmek amacıyla kurulduğunu belirtti.
Akdeniz şöyle konuştu:
“Türkiye’de her 1000 girişimin 998 tanesi KOBİ, istihdamın yüzde 72’si, ücretlerin yüzde 50’si KOBİ’ler tarafından gerçekleştiriliyor, ama toplam kredilerden aldığı pay yüzde 24. Bankaların KOBİ’ler için kullandırdığı kredi büyüklüğü bireylerin tüketim finansmanına ayırdıkları pay ile hemen hemen aynı seviyede. GSYH yüzde 25 oranında ihracat katkı sağlıyor, kredilerden de en az bu kadar pay almasını bekleriz ama toplam kredilerdeki payı yüzde 12. Bu yüzde 12 bankaların kullandırdığı toplam kredilerin yüzde 12’si ihracatçılara gidiyor, yüzde 12’nin yarısı da Eximbank tarafından kullandırılıyor. Bankaların kullandırdığı kredinin yüzde 6’sı ihracata gidiyor. IGE bu oranları artırmak için kuruldu. Ülkenin finansman imkanlarından ihracatçıların daha fazla pay almalarını sağlamak.”
Kredilerde payını artırmak istediklerini ek olarak da ihracat kredileri içinde KOBİ’lerin payını artırmak istediklerini kaydeden Akdeniz, “Bunu bankacılık sektörünün kendi iç dinamiklerini kullanarak yapacağız. Riski düşük getirisi yüksek alanlarda kredileri yönlendiriyorlar bankalar. IGE olarak biz de bankacılık sektörünün ellerindeki fonları ihracata yönlendirmek istiyorsak bankaların ihracat kredisinde üstlendikleri riski alarak onların bu alana daha fazla kaynak aktarmalarını sağlamaya çalışıyoruz” dedi.
Akdeniz, şöyle konuştu:
“Kasım 2021’de kurulduk, Mart 2022’de Eximbank üzerinden ilk kefaletimizi üretmeye başladık. Temmuzda yaptığımız genel kurulda bankaları da içeri aldık, ihracat kredisi veren 20 banka bizde. Ekim ayından itibaren sisteme başlayacağız. Kredi alanlarla verenlerin bir araya geldiği bir platformuz. Biz kredi değil kefalet veriyoruz ve kredi ödenmediğinde belli oranını bankaya ödüyoruz. Cebimizden çıkarıp bankaya ödemek için kaynağa sahip olmamız lazım. Kefalet üretebilmek için iki ana kaynak var. Biri öz kaynaklarımız, ki 2,5 milyar liraya yakın kaynağımız var. Bir de şu an KGF’nin yaptığı gibi Hazine kaynağından üretilen kefaletler var. Halen geçerli olan ilk paketi Eximbank’la yaptık ve oraya 840 milyon lirayı ayırdık. 1 liralık sermaye 17-18 liralık kredi yaratıyor. 1’e 18 kaldıraç mekanizması var. 840 milyonla 13,3 milyar liralık kredi hacmi yaratmayı hedefledik. Bu hedef 31 Aralık 2022’ye kadar geçerli. KOBİ’ler direkt Eximbank’a başvurarak alabilirler. Bankalarla da kredi kullandırmaları için 1,3 milyar liralık kaynak ayırdık ekim ayında devreye alınmasını bekliyoruz.”
HABER : Hatem VURAL
[TÜHA Haber Ajansı, 06 Eylül 2022]