AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı: “CHP belediyeciliği siyasi felaketlerden sonra çevre felaketlerine de sebep olmayı ihmal etmiyor”
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
[AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı]
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı yaptığı açıklamada, göreve geldiği günden beri her platformda Körfez’deki çevre kirliliğini gündeme getirdiğini belirtti.
Başkanı Bilal Saygılı, seçim vaatlerinde İzmir Körfezi’nde insanların yüzeceğini söyleyerek çalışma yapan CHP’li siyasetçilerin bugün aynı körfezde başta balıklar olmak üzere tüm su canlılarının katliamına imza attığını öne sürdü.
Saygılı, “CHP belediyeciliği siyasi felaketlerden sonra çevre felaketlerine de sebep olmayı ihmal etmiyor. Ölen her balığın, İzmir’de yayılan dayanılmaz kokunun ve altüst olan deniz ekosisteminin en büyük müsebbibi zamanında uyarılarımızı dinlemeyen İzmir Büyükşehir Belediyesidir.” ifadelerini kullandı.
SAYGILI’YA GÖRE YAŞANANLARIN BOYUTU BÜYÜK
İl Başkanı Saygılı, bilimle asla örtüşmeyen ve İzmirlilerin aklıyla alay etmekten öteye gitmeyen, sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamalarının aksine, yaşananlarının boyutunun büyük olduğunu anlattı.
Körfez’deki çevre felaketinin kanalizasyon atıklarından kaynaklandığını ve buradaki oksijen miktarının gereken minimum değerin yarısından daha az olduğunu dile getiren Saygılı, Su içindeki kirli katı madde miktarının, kabul edilebilir orandan tam 5,5 kat daha fazla olduğunu dile getirdi.
Körfez’deki direkt kanalizasyon kaynaklı amonyak miktarının maksimum değerinin 0,02 olması gerekirken, mevcut miktarın 0,975 gibi akıl almaz boyutlara ulaştığını ifade eden Başkan Bilal Saygılı, şunları söyledi:
“İzmir’in CHP belediyeciliğiyle yaşadığı felaketler, beceriksizlikler ve iş bilmezlikler artık İzmir’de yaşamayı sadece insanlar için değil, hayvanlar için de bir çileye dönüştürmektedir. İzmir, sizin kasaba olmaya mahkum edeceğiniz siyasi derebeyliğiniz değildir. İzmir, sizin beceriksizliğiniz yüzünden insana, hayvana, doğaya zulmedeceğiniz bir şehir değildir. Bunları size her an, her gün, her hafta, her ay hatırlatacak ve İzmirlinin hakkını savunmaktan taviz vermeyeceğiz. Sanal gündemler yerine, İzmir’in sorunlarına gerçek ve kalıcı çözümler bulmak için çalışmaya başlayın.”