enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:36 Antalya Diplomasi Forumu’ndan yansımalar!…
09:58 AB’de mikrokirleticilerin  atık su arıtım maliyetleri ilaç ve kozmetik sektörüne yükleniyor…
09:12 Avusturya’da “Türk Kültür Fuarı”na sayılı günler kaldı…
08:50 Avrupa’da Savaş Hazırlıkları!…
08:48 Dünya Haberleri ve Dünya Gündemindeki En Son Gelişmeler!…
08:48 Müslümanlar için ayrımcılığın çok fazla arttığı Hollanda’da, bazı Müslümanlar Hollanda’yı terk etmeyi düşünüyor…
08:26 Strateji Enstitisü Stratejik Araştırmalar Merkezi ‘Güçlü Türkiye’ için çalışıyor!…
07:46 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Sınır güvenliği ve terörle mücadele için bölgede bir platform oluşturulacak”
09:42 TEKNOFEST, 8. yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde…
08:57 Gazeteci Veysel KAVRAYAN’dan , Türkiye’deki şirket haberiyle ilgili ‘Orada N’ler Oluyor’…
08:53 TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency, 4. Antalya Diplomasi Forumu’ndan notlar…
08:51 Teknolojide rekabeti uzun yıllardır sürdüren ABD ve Çin’in gümrük vergilerindeki karşılıklı restleşmesi…
08:50 Bakan müşaviri kadrolarına atanma…
08:41 İnşaatta önemli bir yere sahip olan gayrimenkul sektörü ise, son yıllarda zor bir süreçten geçiyor…
08:25 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Irak’tan beklenti PKK’nın temizlenmesi”…
07:32 Çin’in yapay zeka şirketleri ABD’nin kara listesinde…
07:28 Silah bırakmamak için mazeretler, bırakmak için akıl ve sorumluluk gerekir…
07:05 Suriye Üzerinde Kesişen Stratejiler: Türkiye ve İsrail Arasında Gerilim
21:12 Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği (UDİAD), Antalya Diplomasi Forum’u 2025’e katıldı…
19:18 Geri sayım başladı!…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Amerikan Medyası Önce Kendisine Çeki Düzen Vermeli!

Amerikan Medyası Önce Kendisine Çeki Düzen Vermeli!
14.12.2020
A+
A-

TÜHA HABER / SETA Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Doç. Dr. Yusuf Özkır, Amerikan emperyalizminin İslam coğrafyasında ve mazlum coğrafyalarda uyguladığı sömürgeciliğin nelere mal olduğu hafızalarda çok canlı olduğu için başlıktaki sorunun mutlak cevabını bulabilmek zor olsa da üzerinde düşünmeye değer olduğunu açıkladı.

Başarılı dindarlar 'Mutsuz İslamcı erkekler'den rahatsız

SETA Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Doç. Dr. Yusuf Özkır

Doç. Dr. Yusuf Özkır , ‘Amerikan Medyası Önce Kendisine Çeki Düzen Vermeli!’ başlıklı makalesinde, “Çünkü ABD’de yaşanan ayrımcılık meselesi tarihsel bir realite ve kökleri sistemin kuruluşuna kadar uzanıyor. Trump’ın ayrımcı yaklaşımı seçildiği 2016 Kasım seçimlerinden bu yana devam ediyor. Amerikan medyası ise kurumsallaşmış bir yapıya sahip ve kökleri 300-400 yıl öncesine uzanıyor” dedi.

Yazının kaleme alındığında (13 Haziran 2020) ABD’de seçim çalışmaları devam ediyordu. Doç. Dr. Yusuf Özkır, şöyle devam ediyor:

“Muhtemelen Trump en fazla bir seçim daha iktidarda kalabilecek fakat Amerikan medyasının yolcuğu devam edecek. Trump yönetimi ile Amerikan medyası arasındaki kavga da 2016 yılından bu yana devam ediyor. Trump medyada çıkan haberleri defalarca Fake News olarak tanımladı ve pek çok basın toplantısında doğrudan muhabirlerle –başta CNN çalışanları olmak üzere– tartıştı, sorularını cevaplamadı veya toplantıdan attırdı. Time gibi küre ölçeğinde belli bir yeri olan yayın organları da hiç sektirmeden Trump karşıtı yayınlarını devam ettirdi. Amerikan medyası şimdi bu kavgasını ırkçılık kavramı üzerinden sürdürüyor. Bu yüzden soruyu cevaplamadan önce genel ayrımı yapmak önemli”.

Salgınla mücadelede başarısızlık

Doç. Dr. Yusuf Özkır , Covid -9 salgınıyla mücadele konusunda ABD’nin yaşadığı acziyet küresel ölçekte Amerikan algısı konusunda önemli soru işaretleri doğurduğunu belirterek, Trump yönetimi nin“Çin vebası” diyerek salgınla mücadeledeki başarısızlığının en azından bir kısmını Çin’e fatura etmeye çalışsa da dışarıdan bakılınca süper gücün apoletlerini tartışmaya açan bir tablo olduğunu söyledi.

“ABD adeta bir çökmüş devlet görüntüsündeydi” diyen Doç. Dr. Yusuf Özkır , İlkin bu dönemde siyahi vatandaşların yeterli sağlık hizmeti alamadığına yönelik haberlerin medyaya yansıdığını, Siyahilerin ayrımcılığa tabi tutulduklarını, hastanelere ulaşamadıklarını ve dahası zaten maddi durumları iyi olmadığı için pahalı olan sağlık hizmeti alabilme gücüne sahip olmadıklarının altı çizildiğini aktardı.

Doç. Dr. Yusuf Özkır , “bu tablo hem ABD’nin küre ölçeğindeki genel imajı bakımından negatif bir tablo oluşturmuştu hem de içerdeki sosyal tepkinin birikmesine katkı sağlamıştı” dedi.

George Floyd kimdir? George Floyd'u öldüren Derek Chauvin hakkında bilgiler  - Son Dakika Haberler

Floyd’un öldürülmesinden sonra

George Floyd isimli siyahi vatandaşın polis tarafından öldürülmesiyle ortaya çıkan tablo bunu ispatlar nitelikte olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Yusuf Özkır , Beyaz polisler 25 Mayıs 2020 tarihinde Minneapolis şehrinde sahte banknot ihbarı üzerine gözaltına aldıkları George Floyd’u boynunu kırarak öldürdü ve bu cinayete ait görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasıyla birlikte yeni bir öfke patlamasının ABD sokaklarını alt üst etmeye başladığını belirtti.

Doç. Dr. Yusuf Özkır , 25 Mayıs’tan bu yana ABD’de devam eden olaylarda yüzlerce araç ve mağazanın yakıldığını ve yağmalandı, Ateşe verildiğini, geniş kapsamlı gösteriler yapıldığını, Beyaz Saray’ı korumak için askerlerin göreve çağrıldığını, ABD sokaklarında tankların ve askeri araçların görülmeye başlandığını kaydetti.

Üzerinden dumanlar yükselen virane şehir görüntülerin ajanslar tarafından dünyaya servis edildiğini hatırlatan Doç. Dr. Yusuf Özkır , “Genelde ABD işgalindeki veya onun da içinde bulunduğu müdahaleler sonucunda Ortadoğu şehirlerinde rastlanan manzaralardı bunlar. Hepsi ABD’de oldu ve halen tümüyle durulmuş değil. Gösterilerin tonu değişmiş olsa da Amerikan şehirlerindeki olaylar devam ediyor” ifadesini kullandı.

Amerikan medyasının ırkçılık defteri

SETA Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Doç. Dr. Yusuf Özkır, devam ediyor:

“Amerikan medyasında Fox geleneksel olarak Trump yanlısı yayın yaparak hem gösterilere katılanları eleştirdi hem de olayların arkasında Rusya’nın olabileceğini ima eden yayınlar yaptı. Fox dışındaki ana akım medyada polis cinayeti Trump yönetimine fatura edildi. ABD polisin siyahileri öldürmesi maalesef tarihsel olarak alışıldık bir durum olsa da medya suçu Trump’a yıkarak hem en başından bu yana karşı olduğu Trump’ı köşeye sıkıştırmış oldu hem de Afro-Afrikalılara karşı yüzyıllardır devam eden ırkçı anlayışın dışına kendini taşımanın formülünü buldu. Yani bir taşla iki kuş birden vurdu ABD medyası.

Fakat sadece ABD’deki ayrımcılık, nefret suçları ve özellikle Müslüman karşıtlığı konularında Amerikan medyası ve onunla aynı yöne bakan Hollywood çok daha fazla sorumludur. Hem ırkçılığı kökleştirdikleri ve sistemleştirdikleri için hem de küre ölçeğinde bunu doğal bir veri olarak yaygınlaştırdıkları için sorumludur. ABD içindeki olaylarda Trump karşıtlığından dolayı aldığı güncel pozisyon Amerikan medyasının Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da, Suriye’de, Filistin’de ve Latin Amerika’da işlediği günahları örtmez. Zaten böyle bir yaklaşımları da bulunmuyor. Halen Türkiye’de halkın oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanı’nı negatif gösterirken Mısır’da katliam yaparak darbe gerçekleştiren Sisi’yi daha pozitif sunmanın derdiler. Amerikan medyasının ırkçılık ve ayrımcılık defteri çok kabarık.

Kriter‘in Anketi…

Kriter dergisinin Amerika’da alevlenen ırkçılık tartışmalarının ardından hazırladığı Twitter anketinde “Kim daha ırkçı: Amerikan medyası mı yoksa Trump mı?” sorusuna ise kamuoyu yaklaşık yüzde 80 oranında “Amerikan medyası” şeklinde cevap verdi. Anket dar kapsamlı olmakla birlikte kuşkusuz Türkiye’de bu düşüncenin yaygın olduğuna yönelik bir işareti de veriyor. Irkçılık ve ayrımcılık konusunda aslında yukarıda değindiğim coğrafyaların tamamında Amerikan medyasının böyle bir ankette önde çıkacağını söylemek abartı olmaz. Siyasilerin ırkçılığı, ayrımcılığı ve pragmatizmi bir yana medya ABD’de kurucu dinamikler arasındadır ve tüm bu kötülüklerin kamuoyu tarafından içselleştirilmesinde anahtar role sahiptir. ABD ordusu İslam coğrafyasında ve Latin Amerika’da suç işlerken Amerikan medyası da kurumsal olarak embedded (iliştirilmiş) konumundaydı. Bugünkü noktaya Amerikan medyasının gözleri önünde gelindi. Dolayısıyla Amerikan medyası Trump’ı ırkçı olmakla suçlayarak geri adım atmasını isterken kendi günahlarıyla da yüzleşmeli ve yaptıklarından dolayı insanlıktan özür dilemelidir”.

HABER : Ataner YÜCE

[TÜHA Haber Ajansı, 14 Aralık 2020]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.