Doç.Dr. Ersoy ÖNDER’den CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı’nı belirleme süreci
CHP üyelerinin İmamoğlu ve Yavaş arasında bir seçim yapmak zorunda kalması, ön seçim esnasında yaşanabilecek tartışma, olay ve kavgalar zarar verebilir.
-Doç. Dr. Ersoy ÖNDER-
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Uluslararası Final Üniversitesi öğretim üyesi ve Strasam adlı düşünce kuruluşu yazarı Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, CHP’nin aday belirleme sürecinde ön seçim yapılacağını duyurması ile CHP’nin cumhurbaşkanı adayının kim olacağının tekrar tartışılmaya başlandığına dikkat çekti.
Doç. Dr. ÖNDER, özellikle iki aday üzerinde durulduğunu ve hangisinin aday olacağı konusunun tartışıldığını belirterek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, gündemdeki iki isim olduğunun altını çizdi.
“Peki bu isimlerden birinin aday olması durumunda neler olabilir” diyen Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, irdelemeye devam ederek, şunları söyledi:
“Öncelikle, her iki adayın da Büyükşehir Belediye Başkanı olması sebebiyle, aday olmaları durumunda başkanlık görevini bırakmaları gerektiği özellikle iktidar ve yanlıları tarafından gündeme getirilecektir. Şu anda bile bu konu sıklıkla yandaş medyanın gündemindedir. Başkanlığın erken bırakılması, adayların halk nezdinde desteklerinin artmasını sağlayan hizmetlerini yapamamalarına sebep olabilir. O yüzden acilen verilecek bir karar Cumhur ittifakının ekmeğine yağ sürebilir. Açıklamaların zamanına çok dikkat edilmelidir.
Adaylardan birinin yani İmamoğlu’nun yargı baskısı altında olduğu ayrı bir gerçektir. Kendisi hakkında daha konuşması bitmeden soruşturma açılması, kendisinin özel olarak takip edildiğinin bir göstergesidir. Aday olarak açıklanması durumunda bu baskının artacağı ve yargılama süreçlerinin tutuklamaya dönüşebileceği ortadadır. Her ne kadar halkın nezdinde mağdur olanın desteği artsa da, aday olamaması ve seçime sokulmama riski olduğu da unutulmamalıdır”.
CHP’nin açıkladığı ön seçimle aday belirleme sürecinde, İmamoğlu’nun Yavaş’a göre daha avantajlı olduğunun söylenebileceğini anlatan Doç. Dr. ÖNDER, CHP üyelerinin İmamoğlu ve Yavaş arasında bir seçim yapmak zorunda kalmasının, ön seçim esnasında yaşanabilecek tartışma, olay ve kavgaların CHP’ye zarar verebileceğini dile getirdi.
Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, bu durumdan Cumhur ittifakının faydalanabileceğini ve “Ülkeyi bunlara mı emanet edeceksiniz?” propagandasının da başlayabileceğine işaret etti.
Peki bu şartlarda ne yapılmalıdır?
“Aslında CHP’nin adayının tartışılması oldukça anlamsızdır” olduğuna hatırlatmada bulunan Doç. Dr. ÖNDER, şöyle devam etti:
“Enteresan olan, her iki aday adayının da, Cumhur ittifakı adayı kim olursa olsun, o kişiyi geçebilecek şekilde halk desteğine sahip olmasıdır. Cumhur ittifakı açısından İmamoğlu’nun aday olması Yavaş’ın aday olmasına göre daha büyük tehdittir. Çünkü İmamoğlu, her bölge, her mezhep ve her etnisiteden oy alabilecek bir siyasetçi profili çizmektedir. CHP için böyle bir aday adayı varken, Yavaş’ın adaylığı risk yaratabilir. Çünkü, Cumhur ittifakı bileşenleri Yavaş’ın oy almakta zorlanacağı tüm bileşenleri kendi cenahına çekebilir. İmamoğlu için yargı kılıcı havada şakırdarken, Yavaş için böyle bir argümanın hiç bir zaman kullanılmamasının ana sebebi budur”.
İmamoğlu Cumhurbaşkanı adayı olursa, daha önce İstanbul’da 3 kez olduğu gibi, Cumhur ittifakının adayı kim olursa olsun, onu yenme potansiyeline sahip bulunduğunu ifade eden Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, “Aday ister İmamoğlu, ister Yavaş olsun, esas olanın sistemin güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönmesi olacağı ana politika olarak mutlaka kamuoyuna izah edilmelidir. Bu çerçevede, totaliterliğe sebep olacak Türk tipi başkanlık sisteminden güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüşü destekleyen tüm siyasi partilerle birlikte hareket edileceği de deklare edilmelidir” dedi..
Doç. Dr. ÖNDER, Cumhurbaşkanı adayının ön seçimle belirlenmesi ve adayın açıklanması esnasında sadece önümüzdeki değil, bir sonraki seçimin adayının da açıklanması gerektiğini belirtti.
Ön seçimi kazanan adayın, cumhurbaşkanı seçimini kazanması durumunda sistemi güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüştüreceği ve bir sonraki seçimde başbakanlık için aday olacağını dile getiren Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, şöyle sürdürdü:
“Diğer adayın ise güçlendirilmiş parlamenter sistemin ilk cumhurbaşkanı adayı olacağı ilan edilmelidir. Böylece yapılacak ilk seçimde, ön seçimi kaybeden aday bir sonraki seçimde cumhurbaşkanı adayı olacağını bilerek hareket edecektir. Madem iki güzide aday var, o zaman bu iki adayın gelecekte hangi görevleri alacağı birlikte ilan edilebilir.
Gerek CHP içinde oluşabilecek çatışma ihtimalini, gerek ön seçim dışında kalan adayın çalışmalarını aksatma ihtimalini, gerekse dışarıdan gelebilecek eleştirilerin dozajının artma ihtimalini azaltacak en doğru strateji budur”.
***
Yazar hakkında
Doç. Dr. Ersoy ÖNDER, 1984 yılı Kuleli Askeri Lisesi, 1988 yılı Kara Harp Okulu mezunudur. 1999-2000 yıllarında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Ana Bilim Dalı, Sayısal Yöntemler yüksek lisans eğitimini, “Askeri Müzeyi Ziyarete Gelen Ziyaretçilerin, Ziyaret Sürelerinin Fuzzy Matematiği ile Optimizasyonu” başlıklı tezle tamamlamıştır. 2002-2003 yılında Kara Harp Akademisi Komutanlık ve Karargâh Subaylığı öğrenimini başarıyla bitirmiş, Afganistan ve Almanya’daki NATO okulunda eğitmen olarak görev yapmıştır. 2006-2007 yıllarında Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde ikinci yüksek lisansını bitirmesinden sonra, 2008 yılında başladığı İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Doktora Programını, “Uluslararası Bir Sorun Olarak İran’ın Nükleer Programı’nın Analizi ve Orta Doğu Bölgesi’ne Etkileri” başlıklı doktora tezinin kabul edilmesiyle 2013 yılında tamamlamıştır. “İran’ın Nükleer Programının Analizi ve Türkiye” isimli Türkçe, “An Overview of US Foreign Policy, Doctrines, Electoral Systems and Codes of Trump’s National Security Strategy Document” isimli İngilizce kitapları, çeşitli dergilerde yayınlanmış makaleleri ve kitap bölümleri vardır.
2016 yılında Türk Silahlı Kuvvetlerinden albay rütbesi ile emekli olmuş ve aynı yıldan itibaren, 2023 yaz dönemine kadar Girne Amerikan Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nde öğretim üyesi ve bölüm başkanı olarak görev yapmıştır. Halen, Uluslararası Final Üniversitesi’nde dersler vermekte ve Strasam adlı düşünce kuruluşunda düzenli yazıları çıkmaktadır.