Dünya nereye gidiyor?
Savaşın nereye gideceğine dair endişeli sorular var. Bunlara kısa kısa cevaplar vermek istiyorum.
Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi
Öncelikli merak konusu, şu an savaşın nasıl gittiği? Aslına bakarsanız bu kadar karmaşa içinde okuma yapmak kolay değil. Ruslar bir yıldırım savaşı yapmadı veya yapamadı. Aksine kendileri için pek tercih edilmeyecek bir yıpratma savaşının içine sürüklenmiş gibi görünüyor.
Belki Ukrayna ordusu, Rusları sınırda karşılamış olsaydı Ruslar çok daha etkili olabilirdi, ama savaş şehir çatışmalarına dönüşecek gibi. Bu da Rusya’nın çok zorlanacağı anlamına gelir. Ne askeri geleneği ne de kuvvet yapısı buna uygun. Rus ordusu tarih boyunca ateş gücüne dayanmıştır. Şimdi de farklı değil. Ağır ve zırhlı birliklerle rakibini ezmeye yönelecektir. Bu da daha fazla kan ve şiddet demek. Ama uzun vadede Rusya, Ukrayna’da kolay kolay kaybetmez.
Peki bu savaş burada kalır mı? Eğer Ruslar, Ukrayna’da kaybetmezse kavga burada bitmez. Sırada Moldova ve Baltık ülkeleri gelir. Rusya’nın nihai hedefi, yüzyıllar boyunca olduğu gibi Doğu Avrupa’daki “tampon ülkeleri” kontrol altına almak. Çünkü bu bölgeleri hem tehdit olarak görmeye devam edecek hem de adım adım yeni fırsatlar olduğunu düşünecektir.
Büyük bir savaş çıkar mı? Çok muhtemel. Rusya öyle ya da böyle Baltık ülkeleri gibi NATO üyelerine kadar uzandığında işler daha da kızışacak.
Bu nükleer savaşa sürüklendiğimiz anlamına gelir mi? Hayır. Aksine Rusya, NATO sınırına dayandıkça savaş daha da asimetrik yöntemlere doğru evrilir. Nükleer bir savaş ne NATO’nun ne de Rusya’nın beklentilerini karşılar. Herkes ölür. Hem Rusya hem ABD, nükleer diplomasinin ne demek olduğunu çok iyi bilir. Bu nedenle nükleer tehditler havada uçuşsa da nükleer savaş olmaz. En kesin cevap verebileceğimiz konu budur. Tam da bu nedenle uzun ve yıpratıcı iç savaşlarının yaşanması ihtimali kaçınılmaz gibi görünüyor.
Asıl kavga nerede çıkar? Büyük ihtimalle en sert mücadele Polonya’da verilecektir. Çünkü Polonya, büyük savaşların fay hattıdır. Almanlar ve Fransızlar birbiriyle Ruhr bölgesinde savaşır. İngilizler, Fransız veya Almanlarla Belçika’da savaşır. Ruslar ve Almanlar, Polonya’da karşılaşır. Tarihin bize gösterdiği araziler bunlar.
Sonunda ne olur? Sonunda Ruslar kaybeder. Tüketme savaşlarının temel özelliği, ekonomik güce dayanmasıdır. Mesela, Birinci Dünya Savaşı böyle sonuçlandı. Sovyet İmparatorluğu, Afganistan’dan sonra böyle çöktü. Rusların en zayıf noktası hâlâ ekonomisi. Hitler gibi yıldırım harekâtları da yapamıyor. Bu mantıkla Batılı ekonomiler karşısında bir noktadan sonra kaybetmesi kaçınılmaz gibi.
Bunların fazlaca cesur ve kısa cevaplar olduğunu biliyorum. Hem de çok uzun vadeli hesaplar. Her şeyin burada resmedildiği gibi ilerlemesi gerekmiyor. Ancak uzun vadeli düşünmekte fayda var. Bunu bir düşünme alıştırması olarak da görebilirsiniz. Bugünden bakınca tarihi referanslara da dayanırsanız karşınıza aşağı yukarı böyle bir resim çıkar. Bu ihtimalleri yaklaşık beş yıldır yazıyor ve konuşuyorum. İkinci Dünya Savaşı öncesi şartların hepsi tamamlanıyor. Buna hazır olmak lazım.
[TÜHA Haber Ajansı, 06 Mart 2022]