Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, “Türkiye vatandaşı demekle Türk vatandaşı demek arasında fark görmüyorum”

* Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun “Türkiye vatandaşı demekle Türk vatandaşı demek arasında ben esasta büyük fark görmüyorum” dediği sözler gündem oldu.
* Detaylar haberimizde….
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun
“Türkiye vatandaşı demekle Türk vatandaşı demek arasında ben esasta büyük fark görmüyorum” sözleri gündem oldu.
Davutoğlu, Öcalan’ın terör örgütüne silah bırakma çağrısından bir gün sonra Sözcü Tv’de yaptığı konuşmada, şu ifadeleri kullandı:
“Düşüncede şöyle bir şey vardır. Tesmiye isimlendirme meselesi Bence bu tür konularda çok da fazla kaygıyla endişeyle bakmamak lazım. Sorunu çözdüğün zaman… Türkiye ifadesinin kökü nedir Türktür. Ya Türkiye ile Türk arasında ne fark var? Ya Türkiye vatandaşı demekle Türk vatandaşı demek arasında? Ben esasta büyük fark görmüyorum. Yani Türkiye kelimesinin semantik olarak kökü Türk, Türk ili demek Türk ilidir. Aslında Cumhuriyet kurulurken “Türkiye mi diyelim Türk ili mi diyelim” diye konuştular.
Ben bir Türk olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kavramından rahatsız olmam. Çünkü Türkiye kavramının içinde de o var.
Bakın ben Türkmenim. Eğer Türk kökenli olanlara Türkmen deyip, bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına Türk demiş olsaydık ki eskiden böyleydi.
Önemli olan mantığınız. Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde bütün eşit hakların tanındığı Kürtçenin serbestçe kullanıldığı bir ortamın doğması… Bu bir insanlık görevi. Ana dilde eğitimin kullanılması Kürtçenin öğretilmesi zaten şu anda yasa olarak mümkün. O 2013 reformları arasında yapıldı anadilde eğitim ise Türkiye’de hiç kimse Türkçe bilmeden iş bulmayacak. Bilir bulamayacağını. Bilir ana dilde eğitimi. Şöyle zannediliyor sadece Kürtçe öğretilecek.
Allah aşkına Türkiye’de Türkçe öğrenmeden bırakın iş yapmayı iş bulmayı yaşamak mümkün mü? Realite bu ama ben bakın liseyi Almanca ve Türkçe olarak okudum. Üniversitede de İngilizce eğitimi. Peki bu Türkçeyi ortadan kaldırdı mı? Türkçenin gerekliliğini ortadan kaldırdı mı?
Bu süreç doğru yönetilirse bir sıkıntı olmaz. Resmi dilin Türkçe olması konusunda kimsenin bir tereddüdü yok. Milli Eğitimde genel olarak Türkçenin kullanmasında her yerde Türkçenin kullanılmasında da bir problem yok. Ama belli yerlerde Türkçe ile birlikte bazı Kürtçe derslerin verilmesinde de hiçbir sakınca olduğu kanaatinde değilim. Bu Türkiye’yi birleştirir.”