İngiltere, Ukrayna’da barışın adil olması ve BM tüzüğüne dayanması gerektiğinde ısrar ediyor
Büyük Britanya’nın AGİT Daimi Temsilcisi Neil Holland, Daimi Konsey’in olağan toplantısında yaptığı açıklamada, Büyük Britanya’nın Ukrayna’nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne olan bağlılığını teyit ettiğini ve “BM Şartı uyarınca adil ve sürdürülebilir bir barış konusunda ısrar edeceğini” söyledi.
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
TÜHA Haber’in ukrhaber.com‘a dayandırdığı haberinde, Neil Holland Viyana’daki örgütün konseyinde yaptığı konuşmada “Başlangıçta 3 Gün Savaşı olarak ilan edilen savaşın 1000. gününe yaklaşıyoruz . En başından beri tamamen gereksizdi. Ve Rusya bu savaşı bitirmeye karar verebilir. Büyük Britanya, uluslararası ortaklarıyla birlikte Ukrayna’nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne olan bağlılığımızı teyit etmektedir. Rusya’yı sorumlu tutmaya devam edeceğiz ve BM Şartı ile Helsinki Nihai Senedi’ne saygılı, adil ve sürdürülebilir bir barış için ısrar edeceğiz” dedi.
İngiliz temsilci “Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı yasadışı ilhak etmesinden sonra, neredeyse on yıl boyunca Kırım’daki Ukrayna vatandaşlarının, özellikle de Kırım Tatarlarının sistematik zulme, keyfi gözaltına ve zorla kaybetmeye maruz kaldığını” hatırlattı. Ayrıca Ukrayna’nın geniş çaplı işgalinin başlamasıyla birlikte Rusya Federasyonu’nun “yeni işgal edilen tüm bölgelerde Ukrayna kültürünü ve kimliğini yok etmeye yönelik bir saldırı başlattığını” vurgulayarak şöyle devam etti:
“Saldırının başlamasından bu yana 995 gün boyunca Rusya, Ukrayna genelindeki okulları, hastaneleri ve konutları bombaladı. Daha geçen hafta Rusya’nın bombardımanında aralarında bir yaşında bir çocuğun da bulunduğu 14 sivil öldü, 88 kişi de yaralandı. Şubat 2022’den bu yana binlerce Ukraynalı sivil öldü ve milyonlarcası kaçmak zorunda kaldı. Yıkımın boyutunu anlamak zor ancak Mariupol, Buça ve Harkov gibi şehirler Ukrayna’yı istikrarsızlaştırmayı amaçlayan bir terör kampanyasının izlerini taşıyor.”
“Rusya’nın sivil halka yönelik saldırıları, sistematik işkence kullanımı, zorla tehcir ve enerji kaynaklarının askeri amaçlarla kullanılması, insan yaşamının mutlak bir hiçe sayıldığını göstermektedir.“
“Rusya, ciddi askeri yardım için İran ve Kuzey Kore’ye bile başvurdu. Binlerce Kuzey Kore askerini Rusya topraklarına yerleştirmek, Avrupa güvenliğini daha da istikrarsızlaştıran ve Hint-Pasifik bölgesindeki gerilimi artıran tehlikeli ve pervasız bir harekettir. Rusya’nın askeri makinesini beslemek ve Ukrayna halkının acılarını sürdürmek için üçüncü ülkelerin desteğine bağlı.”