IŞİD-Horasan Ne Kadar Tehlikeli?
TÜHA HABER / Amerikalılar’ın, önceki gün Kabil havaalanı çevresindeki intihar saldırısından sorumlu tuttuğu IŞİD’in bölgedeki kolu, Afganistan’ın doğusunda 6 yıl önce ortaya çıktı ve hızlı bir şekilde dünyanın en tehlikeli terör örgütlerinden biri haline geldi.
(UHA) TÜRKUAZ Uluslararası Haber Ajansı‘nın ‘Associated Press‘den aktardığı haberinde, IŞİD-Horasan olarak bilinen grup, Amerika’nın liderliğindeki koalisyon güçlerinin yıllar süren askeri müdahalelerine rağmen, ABD ve NATO müttefiklerinin Afganistan’dan geri çekildiği ve Taleban’ın yönetimi ele geçirdiği bir dönemde, çok büyük çaplı yeni bir saldırı düzenleyecek kadar güçlü kalabildi.
ABD Başkanı Joe Biden, Afganistan’dan Amerikan askerlerinin geri çekilme tarihini değiştirmeyeceğini açıkladığı Salı günkü konuşmasında IŞİD tehditlerine de yer vermişti. Biden, Amerikan askerlerinin kontrolundaki havaalanı girişinde Perşembe günü düzenlenen bombalı saldırıdan IŞİD-Horasan’ı sorumlu tutuyor.
IŞİD-Horasan, çok büyük kayıplar yaşamasına rağmen can kaybına neden olan rekor sayıda saldırı düzenlemiş bir terör örgütü.
Peki, Kabil havalimanındaki tahliye sürecini ve Amerika’nın adımlarını büyük ölçüde etkileyen bu saldırgan grupla ilgili bilinenler neler?
IŞİD-Horasan hakkına ne biliniyor?
IŞİD’in Orta Asya’daki kolu, örgütün Suriye ve Irak’ta hilafet ilan ederek bölgenin çeşitli noktalarında kontrolu ele geçirdiği ve 2014 yılında İslam Devleti adıyla faaliyet göstermeye başlamasından birkaç ay sonra ortaya çıktı.
Yerel ve uluslararası güçlerin IŞİD’i Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğratması 5 yıl sürdü.
Örgütün Afganistan’daki kolu ismini Afganistan, İran ve Orta Asya’nın büyük bir bölümünü Orta Çağlar’da kapsayan Horasan vilayetinden alıyor.
IŞİD-Horasan’ın militanları kimler?
IŞİD-Horasan ilk olarak Pakistanlı Taleban militanlarından oluşuyordu. Yüzlerce militandan oluşan grup, ülkelerinde kendilerine karşı yürütülen askeri operasyonlar sonrası Afganistan sınırına sığınmıştı. Daha sonra, gruba diğer benzer ideolojileri savunan aşırıcı savaşçılar da katıldı. Bunlar arasında, Afgan Taleban militanları da vardı.
Taleban son dönemlerde Amerika ile barış müzakerelerini genişlettikçe, bu durumdan hoşnutsuz olan Taleban üyelerinin sayısı arttı ve daha aşırıcı bir çizgide olan IŞİD’e daha da yakınlaştılar. Bu grup, askeri bir zafere yaklaştıklarını düşündükleri bir dönemde Taleban liderlerinin Amerika’yla müzakere peşinden gitmesi nedeniyle öfkeliydi.
Gruba, komşu ülke Özbekistan’dan, İran’ın Sünni bölgesinden ve Çin’in kuzeydoğusundaki Uygurlar’dan oluşan Türkistan İslam Partisi’nden katılan IŞİD destekçileri de dahil oldu.
Bu militanların çoğuna, IŞİD’in şiddet yanlısı ve aşırıcı ideolojisi ve Taleban’ın hiçbir zaman hedeflemediği, hilafet altında İslam birliği kurma fikri çekici geldi.
IŞİD-Horasan’ı başlıca tehdit unsuru yapan nedir?
Taleban mücadelesini Afganistan’la sınırladı ancak IŞİD’in Afganistan ve Pakistan’daki kolu, dünya çapında Müslüman olmayanlara karşı yürütülecek cihattan yana.
Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi (CSIS) verilerine göre, IŞİD milisleri Afganistan ve Pakistan’da Şii Müslümanlar dahil çok sayıda sivile yönelik onlarca saldırı düzenledi; Afganistan, Pakistan ve ABD liderliğindeki koalisyon güçleriyle de 2017 yılının Ocak ayından buy ana yüzlerce kez çatışma içine girdi.
Her ne kadar bu grup Amerika topraklarında henüz bir saldırı düzenlememiş olsa da, ABD yönetimi grubu ülkeye ve Güney ve Orta Asya’daki müttefiklerine yönelik kronik bir tehdir unsuru olarak görüyor.
IŞİD-Horasan’ın Taleban içindeki rolü nedir?
IŞİD-Horasan üyeleriyle Taleban üyeleri birbirlerine düşmanlar. İstihbarat yekilileri El-Kaide savaşçılarının Taleban’ın içinde olduğu görüşünde ancak Taleban bir taraftan da Afganistan’daki IŞİD’e karşı birçok operasyon düzenledi. Taleban milisleri, IŞİD’in Afganistan’ın kuzeybatısında faaliyet gösteren savaşçılarına karşı yürütülen oerasyonlarda ABD ve ABD destekli Afgan güçlerine destek verdi.
Associated Press (AP) haber ajansına konuşan bir ABD Savunma Bakanlığı yetkilisi eski Başkan Donald Trump yönetiminin 2020 yılında Afganistan’dan asker çekmek için Taleban’la anlaşmaya vararak bölgedeki IŞİD milislerine karşı Taleban’la güçlerini birleştirmeyi hedeflediğini söyledi. Bunun nedeni de, Trump yönetimine göre, Amerika topraklarına yönelik asıl tehdidin IŞİD olmasıydı.
Şu an nasıl bir risk mevcut?
West Point kuruluşunun terörle mücadele araştırmaları kapsamında yayınlanan bir raporda, uzmanlar Amira Jadoon ve Andrew Mines, Amerika’nın IŞİD cihatçılarının faaliyetlerini Afganistan’da havadan ve karadan gözlem altında tutmasına rağmen IŞİD milislerinin binlerce can kaybıyla sonuçlanan çok sayıda saldırı düzenleyebildiğine dikkat çekiyor.
Amerika’nın asker çekmesi ise Afganistan içinde müdahale kapasitesini neredeyse ortadan kaldırmış oluyor ve IŞİD’in saldırı planlarını gözlemleme gücünü de kısıtlıyor. Biden yönetimi yetkilileri ise, IŞİD-Horasan’ın, ülkenin küresel çapta mücadele ettiği terör tehditlerinden sadece bir tanesi olduğuna vurgu yaparak bu gruba karşı mücadelenin Körfez ülkelerindeki ABD üsleri dahil çeşitli noktalardanda yürütülebileceğini savunuyor.
Amerikalı yetkililerin Afganistan’da 20 yıldır süren savaşın sonunda asker çekmenin ardından şu an en fazla endişe duyduğu konu, Taleban’ın yeniden yönetimin başına geçmesiyle beraber ülkede Batı’ya karşı saldırı düzenleme hedefi güden aşırıcı grupların yeniden faaliyete geçme şansını yakalaması.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan geçen hafta CNN haber kanalına verdiği röportajda bununla ilgili olarak, “Bu, tüm mühimmatımızı devreye sokarak odaklandığımız bir durum” ifadelerini kullandı.
[TÜHA Haber Ajansı, 28 Ağustos 2021]