KKTC’den Mektup Var!
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) düzenlenen Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları kapsamında, Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden Ediz Hun, şehit yakınları ve gazilerle bir araya geldi.
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Haber ve Yayın Koordinatörü Gazeteci Veysel KAVRAYAN, “KKTC’den Mektup Var!” başlık altında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) iki haberi siz okurlar için paylaştı.
Kıbrıs Şehitlerini Anma Platformu tarafından düzenlenen etkinlik, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Ortaköy Askeri Gazinosu’nda gerçekleştirildi.
Programa Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Alay Komutanı Piyade Albay Umut Keskin, Kıbrıs Şehitlerini Anma Platformu Başkanı Hasan Taş, Kıbrıs Barış Harekatı’nda görev almış Emekli Tuğgeneral Cemal Ergun Eruç ve Kıbrıs Barış Harekatı’nda şehit olanların yakınları ile gaziler katıldı.
Yeşilçam’ın unutulmaz aktörlerinden Ediz Hun, 50 yıl önce eşi Berna Hun, Türkan Şoray ve Erkan Yolaç ile birlikte harekat öncesinde Kıbrıs‘a geldiklerini anlattı.
Hun, o dönemde Türk Alayı’nı ziyaret ettiklerini ve Kıbrıs Barış Harekatı’nda Türk askeri ve mücahitlerin büyük kahramanlık gösterdiğini belirterek, “Şehit olmak olağanüstü bir mertebe ama keşke yaşasalardı. Yaşasalardı belki de bu zaferi kazanamayabilirdik.” şeklinde konuştu.
Savaşın herhangi bir kazananının olmadığını vurgulayan Hun, dünyanın bugünkü durumuna bakıldığında pek bir değişiklik olmadığını ifade etti. “İnsanlık bir demans halinde gibi, birbirini öldürmekten zevk alıyor gibi bir durum yaşıyoruz. Daha iyi bir dünyada yaşama dileğimizi yineliyoruz.” şeklinde konuştu.
Kıbrıs Şehitlerini Anma Platformu Başkanı Hasan Taş da tarihin, tüm insanlığın hatıra defteri olduğunu belirterek, kahramanlarını unutan toplumların yok olmaya mahkum olduğunu söyledi. Taş, kahramanları ve değerlerini hiçbir zaman unutmayacaklarını belirterek, düzenledikleri programın bu inancın en büyük kanıtı olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından Ediz Hun, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılı anısına şehit yakınları ve gazilere teşekkür belgesi takdim etti.
Ediz Hun ve eşi daha sonra KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar ile bir araya geldi.
Tatar, 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı’ndan 2,5 ay önce Ada’ya gelen ve Kıbrıs Türk Kuvvetler Alay Komutanlığını ziyaret eden Ediz Hun ve eşi Berna Hun’u KKTC’nde ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, Kıbrıs Şehitlerini Anma Platformu’nun, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yılı dolayısıyla düzenlediği program kapsamında, ülkede bulunan Türk sinema sanatçısı Ediz Hun ve eşi Berna Hun ile bir araya geldi.
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları kapsamında KKTC’ye gelen şehit yakınları ve Kıbrıs gazileri, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu tarafından da kabul edildi.
Feyzioğlu, kabulde yaptığı konuşmada, heyetin içinde tarihin akışını değiştiren komutan ve askerlerin bulunduğuna dikkat çekerek, Kıbrıs Türklerinin Ada’nın ve Türk milletinin asli unsuru olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde Türkiye Azerbaycan KKTC Parlamentolar Arası Dostluk Grubu başkanları ve heyetleri onuruna yemek düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın konuşma gerçekleştirdiği yemekte, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, TC Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, 3 ülkeden milletvekilleri ve Cumhurbaşkanlığından üst düzey yetkililer yer aldı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yemekte yaptığı konuşmada, 1974 yılında Kıbrıs’ta yeni bir hayat başladığını belirterek, Kıbrıs’ın Osmanlı İmparatorluğu’nun idaresinden çıkıp İngiliz İdaresi’ne girmesiyle Rumların adayı bir Helen Adası yapmak için uğraştığına dikkat çekti.
Kıbrıs Türkü’nün 1974 yılından sonra özgürlüğüne kavuştuğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin mesafe olarak Kıbrıs’a çok yakın olduğunu ve her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğunu söyledi.
Azerbaycan’da Haydar Aliyev Müzesini ziyaretinde Aliyev’in Kafkasya, Anadolu ve Doğu Akdeniz’in başkalarının emellerine hizmet etmemesi, başkalarının egemenliğine geçmesinin Anadolu ve Kafkasya için tehlike arz edeceği ifadelerinin yer aldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Haritada Bakü-Ceyhan Boru hattı için çok önemli olan Karpaz’ı gördüm. Bu tehlikeleri gördüğümüz ve bildiğimiz için sonuna kadar KKTC’ye sahip çıkmak milli bir görevimizdir” dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in girişimiyle oluşturulan parlamentolar arası dostluk gruplarıyla ülkeler arası bağların gelişmesine katkı konulacağını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, alınan kararın bir millet üç devletin tezahürü olduğuna vurgu yaptı.
Anavatan Türkiye ile birlikte Azerbaycan ile aynı yakınlıkta olunduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, Azerbaycan’ın verdiği destekle Kıbrıs Türkü’nün sürdürdüğü mücadelesine katkı bulunulduğunu kaydetti.
Kıbrıs Türkü’nün bağımsız, onurlu ve hür bir şekilde Kıbrıs’ta yaşamını sürdürmek istediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, varoluş mücadelesinde büyük acılar çekildiğini vurguladı.
Rum tarafının Kıbrıs Türkü’ne karşı acımasız bir siyaset sergilediğini ve ambargolar uygulandığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, “Bunlara rağmen siyasetimizi sürdüreceğiz. Hiçbir zaman yıkılmadık ve pes etmedik. Azerbaycan’ın da varlığıyla mücadelemiz daha da perçinlenmiştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Azerbaycan KKTC Parlamentolar Arası Dostluk Grubu oluşturulmasından dolayı emeği geçenlere teşekkür etti.
Azerbaycan-KKTC Parlamentolar Arası İlişkiler Çalışma Grubu Başkanı Cavanşir Feyziyev de Kıbrıs’ta bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Kıbrıs ziyaretinin ve yapılan çalışmaların Azerbaycan Medyası’nda geniş yer aldığını anlattı.
Azerbaycan’da Kıbrıs ziyaretinin merakla takip edildiğini dile getiren Feyziyev, “Bizi buraya getiren Kıbrıs Türkü’ne yapılan adaletsizliktir” dedi.
Türk Dünyasının çok büyük ve geniş olduğunu ve her toprağının mutlaka gezilmesi gerektiğine işaret eden Feyziyev, “Nasıl ki Türkiye’nin eli yıllardır Kıbrıs’ta ise Azerbaycan halkının da kulağı yıllarca Kıbrıs’ta oldu” ifadelerini kullandı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınacağına dair inanç belirten Feyziyev, 30 yıl önce bağımsızlığını kazanan Azerbaycan’ın, Karabağ konusunda haklı olduğunu ve kanunlar çerçevesinde bunun ispatlandığını ancak bu durumun arazide gerçekleşmediğini verilen mücadeleler sonrasında başarıya ulaşıldığını kaydetti.
Gücün bazen adaletin önüne geçtiğine işaret eden Feyziyev, konuşmasına şöyle devam etti:
“Güçlü olmak için birlikte olmalıyız. Problemlerin ortadan kaldırılması için Türk Dünyası birleştirilmeli. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev bu konuda büyük uğraş veriyor. Azerbaycan’daki toplantılarda ortaya konulan iradeyi bizzat siz yerinde gördünüz. Hepimize büyük görevler düşmektedir”
Kıbrıs’ta kendilerine gösterilen misafirperverlikten çok memnun kaldıklarını aktaran Feyziyev, heyeti adına teşekkürlerini sundu.
Gazeteci* Veysel KAVRAYAN, TÜHA Haber