Kocaeli’nde katıldığı Yargı ve İş Dünyası Sempozyumu’da konuşan Adalet Bakanı Tunç, “Yargı, kendi mecrasında yürür”…

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
KOCAELİ, 17 NİSAN 2025 – “Yargı, kendi mecrasında yürür“: Soruşturmanın devam ettiğini dile getiren Tunç, “Birtakım ifadeler ve iddia edilen menfaat sağlama ile ilgili konular varsa bunları tespit edecek olan cumhuriyet savcılığıdır.” dedi.
Tunç, yine CHP’li delegeler tarafından açılan kongre iptal davalarının bulunduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tedbir kararı reddedilmişti ve oradaki süreçte henüz daha duruşma aşamaları başlamadı ama dün akşam bazı sosyal medya mecralarında maalesef dezenformasyon amaçlı, halkı yanıltıcı bilgi yayma suçunu teşkil edebilecek nitelikte paylaşımlar oldu. Bunlar doğru değil. Burada özellikle yargı sürecini, hakimlerin, savcıların neyi yapacağını sosyal medyadaki gazeteciler ya da kimlerse bu paylaşımları yapanlar, onlar paylaşacak durumda değiller. Yargı, kendi mecrasında yürür. Öyle ‘Şu serbest kalacak, bu tutuklanacak.’ şeklinde kişilerin sosyal medyada paylaşım yapması, tamamen dezenformasyon amaçlıdır. Bu tür paylaşımlar doğru değildir. Halkı yanıltmaya yöneliktir. Bunlara itibar edilmemesi gerekir. Bunların zararlı sonuçları olur.”
TBMM Genel Kurulunda Gezi Parkı davası hükümlüsü olan ve milletvekilliği düşürülen Can Atalay ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararının okutulmasına ilişkin soru üzerine Tunç, Meclisin çalışma düzeninin belli olduğunu söyledi.
TBMM İç Tüzüğü’ndeki kurallar çerçevesinde Meclis çalışmalarının yürütüldüğünün altını çizen Tunç, şöyle devam etti:
“Bu kuralın dışına çıkarak birtakım farklı çalışmalar içerisine girmek, Meclisin saygınlığına da gölge düşüren hususlardır. Anayasa Mahkemesinin kararı, Yargıtayın kararı da ortadadır. Yerel mahkemenin ve Yargıtayın vermiş olduğu karar, sonrasında Meclis tarafından okunmuştur ve dolayısıyla yeniden yargılama söz konusu olmadığı için kesin hüküm devam etmektedir. Anayasa Mahkemesinin kararının orada okunması, sonuca etkili bir durum değildir. Özellikle Meclis Başkanvekili Sayın Sırrı Süreyya Önder’in rahatsızlığı nedeniyle Meclisin milletvekillerinin çoğunluğunun orada bulunmadığı, Meclisin çalışmalarına ara verilecek ortamda böyle bir çaba içerisine girilmesi, çok şık olmamıştır. Zaten gerekli cevabı da Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız Sayın Numan Kurtulmuş bu konuda vermiştir.”
Sosyal medya üzerinden suç oranlarının artması
Tunç, sosyal medya üzerinden suç oranlarının artması ve buna yönelik cezalara ilişkin soruya karşılık, yargının belli bir iş yükünü özellikle sosyal medya ve internetten işlenen hakaret ve tehdit suçlarının oluşturduğuna dikkati çekerek, kişilik hakları ve özel hayatın korumasının önemine değindi.
Ayrıca internet yoluyla dolandırıcılık, yasa dışı bahis ve kumar gibi hususların son zamanlarda arttığına işaret eden Tunç, şunları kaydetti:
“Bu konuda özellikle bizim yargı paketimizde bilişim suçlarına, telefon dolandırıcılığına yönelik birtakım tedbirler içeren önemli düzenlemeler olacak. Bu 39 maddenin içerisinde bunlar da var. Sosyal medya bir özgürlük alanı ama özgürlüğün de temel hakların korunması bakımından sınırları vardır. Bir husus gerçek hayatta suç teşkil ediyorsa, işlediğimiz bir fiil, hakaret tehdit ya da dolandırıcılık gerçek hayatta suçsa bu Türk Ceza Kanunu’na göre bunun internette, sosyal medyada işlenmesi de aynı şekilde suçtur. Bu kapsamda zaten internette suç işlenmesinin önlenmesine dair kanunumuz 2007’de çıkmıştı, 2012, 2014 ve 2020 yıllarında güncellemeler yapılmıştı. Bu kapsamda da önümüzdeki süreçte uygulamadan kaynaklanan problemleri giderecek bazı çalışmalarımız olacak.”
Tunç, çocuk hakları ve kadına yönelik şiddetin önlenmesinin de önemine dikkati çekerek, çocukların internetin zararlı yönlerinden korunmasına yönelik ilgili bakanlıklarla çalışma içinde olduklarını bildirdi.
Bu çalışma taslağının tamamlandığında milletvekillerine arz edileceğini anlatan Tunç, çocukların her türlü istismardan korunması gerektiğini sözlerine ekledi.