Lübnan’daki Suriyeli mülteciler bombardımandan kaçarak ülkelerine geri dönüyor
Geçtiğimiz iki ay içinde, çoğu Suriye savaşından kaçan mülteciler olmak üzere yarım milyondan fazla insan Lübnan’dan Suriye’ye kaçtı.
TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
Lübnan’dan Gazeteci* Heather MURDOCK’un haberine göre, Suriye’deki isyancıların elindeki son kale olan İdlib’e geri dönenler, Lübnan’dan biraz daha güvenli bir yere kaçtıklarını ancak geriye döndüklerinde evlerinin, işlerinin ve insani yardımın olmadığını gördüklerini söylüyor.
“Beyaz Baretliler” olarak bilinen Suriye Sivil Savunma gönüllüleri yıllardır isyancıların kontrolündeki Suriye’de bombardımanlardan ve diğer saldırılardan kaçan insanlara yardım ediyor.
Şimdiyse Suriye’den kaçan on binlerce kişi, ülkelerine geri dönüyor. Çoğu on yıldan uzun süre mülteci olarak yaşadıktan sonra Suriyeliler, bu kez Lübnan’daki savaştan kaçıyor.
“Ekiplerin, uzun mesafeler kat ettikleri için hastalananlara ve rahatsızlananlara gerekli ilk yardımı sağlamak için çalıştığını” söyleyen Suriye Sivil Savunma gönüllüsü Nidal Daddoub, bazı vakaları hastanelere naklettiklerini aktarıyor.
Yeni gelenler, Lübnan’dan Suriye’de isyancıların son kalesi olan İdlib’e uzanan yolun uzun ve tehlikeli olduğunu söylüyor.
Lübnan’dan Suriye’ye geri dönen Suriyeliler’den Muhammed El Yusuf, “Yolculuk sırasında zorluklarla ve kötü muameleyle karşılaştık. Toprak üzerinde uyumak ve dört gün boyunca yolda kalmak zorunda kaldık” dedi.
Suriye’ye geri dönen aileler eski evlerinin yıkıldığını, iş ya da insani yardım imkanı bulamadıklarını görüyor, ancak kaçmaktan başka çareleri olmadığını söylüyor.
Lübnan’dan ülkesi Suriye’ye geri dönen Ebu İstif, yakınlarında bombalama olduğunu anlattı ve “Kimsenin bilmediği bir füze deposunu bombaladılar ve yakınımızdaki bir evi de bombaladılar” dedi.
Suriye’deki dedesiyle yaşamak için tek başına ülkesine geri dönen 14 yaşındaki Hasan, Lübnan’daki bombardımanlarda 18 akrabasını birden kaybeden ve ailesinde hayatta kalan tek kişi.
Hasan’ın Suriye’de bulunan dedesi Hasan Abdül Kadir, yaşananları, “Torunum 12 saat boyunca enkaz altında kaldı. Evin bir duvarı üzerine yıkıldı. Biraz enerjisi vardı ve birileri onu duyup kurtarana kadar moloz yığınlarını tekmeledi ve bağırdı” şeklinde anlattı.
Dedesi, torunu Hasan’ın Suriye’de tıbbi tedavi görmesi gerektiğini, ancak ailenin tedavi masraflarını karşılayacak ekonomik gücü olmadığını söyledi.
Yerel yetkililer, Suriye’nin kuzeybatısının Lübnan’dan daha güvenli görünebileceğini, ancak insani yardım eksikliği ve hükümet ile müttefikleri ve isyancılar arasındaki çatışmalar nedeniyle bunun sadece kısmen doğru olduğunu belirtiyor.
İsyancıların kontrolündeki İdlib’de Kalkınma Bakanlığı’nın halkla ilişkiler görevlisi olan Tarık El Ali ise “Suriye’nin kuzeybatısındaki durum şu anda çok zor çünkü çoğu kuruluş bölgeden çekildiği için neredeyse hiç yardım yok. Ayrıca sürekli bombardıman var” şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler, İsrail’in Lübnan’a yönelik bombardımanının Eylül ayı sonunda yoğunlaşmasından bu yana, aralarında Suriyeli mülteciler ve Lübnanlılar’ın da bulunduğu yarım milyondan fazla kişinin Suriye’ye kaçtığını açıkladı.
Geçtiğimiz yıl İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmalarda yaklaşık 100 İsrailli sivil ve asker öldürüldü. Lübnan’da ise 200’den fazlası çocuk olmak üzere 3500’den fazla kişi hayatını kaybetti.
Gazeteci* Heather Murdock