Mavi vatanın derinlikleri keşfedilmeyi bekliyor
TÜHA HABER / Türkiye, yüzlerce dalış noktasıyla deniz turizminde öne çıkıyor. Karadeniz’den Marmara’ya, Ege’den Akdeniz’e uzanan su altı zenginlikleri, dalış tutkunlarını cezbediyor. Popüler dalış rotalarını sizin için derledik.
Anadolu’da her karış toprağın altında asırlık medeniyetlerin izi kazılarla gün yüzüne çıkıyor. Mavi vatanda ise tarihe gömülmüş binlerce batık, eser ve su altı zenginliği meraklılarını bekliyor.
Dalış pek de ilgi görmeyen bir spor dalı ama başlayanlar için adeta tutkuya dönüşüyor.
Türk Balıkadamlar Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Gündoğdu Saruhanoğlu, Türkiye’nin harp batıkları açısından oldukça zengin olduğunu söylüyor. Ve yurdun büyük bir kısmında yaz-kış dalış gerçekleştirmenin mümkün olduğuna vurgu yapıyor.
“Türkiye’deki dalış potansiyelinin çok düşük olduğunu söyleyemeyiz, aksine son derece süratle gelişen bir sektör bu. Bundan 40 sene önce Türkiye’de sertifikalı dalıcı sayısı 600-700’lerdeydi. 80’li yıllarda atak yaparak 3-4 binlere ulaştı. Şu anda Türkiye’de bröveli dalıcı sayısının 400 binlerde olduğu kanaatindeyiz. Bunun imkanlar geliştikçe çok daha seri artacağını düşünüyoruz.”
Yerin üstü kadar maviliğin derinliklerinde de birbirinden ilgi çekici batıkların ve renkli su altı habitatlarının olduğuna dikkati çeken Saruhanoğlu, tanıtımın doğru ve etkin yapılmasıyla dalış turizminin çok daha hareketleneceğini söylüyor.
“Özellikle Çanakkale Saroz Körfezi’nde Çanakkale harplerinden kalan batıklar çok ilgi çekici ve dalınabilir derinlikte büyük kısmı. Bazı gruplar son zamanlarda harp batıklarına dalış izni aldı ve son derece keyifli dalışlar yapılıyor. İzmir Karaburun Yarımadası civarında Osmanlı batıkları, güneyde çeşitli su altı zenginlikleri mevcut. Türkiye’nin Karadeniz’deki mevsiminin çok kısıtlı olmasının dışında diğer sularımızda dalış uzun süreli yapılabilir. Karadeniz’de Alman denizaltılar var ve bu batıklar zaman zaman dalışa, ziyaretçilere açık oluyor. Buraların tanıtımını yapabildiğimiz takdirde çok ciddi bir turizm hareketliliği olacaktır.”
“Dalış yapmak isteyenlerin mutlaka sertifikası olmalı”
Bu güzellikleri keşfe çıkmak ve biraz derinlere doğru yol alabilmek için dalış sertifikasını da almanız gerekiyor.
Hem teorik hem de pratik eğitimleri tamamlayıp yıldızlarınızı aldıktan sonra maviliğin derinliklerine inmeye hazır olacaksınız.
Saruhanoğlu, dalış yapmak isteyenlerin mutlaka sertifikaya sahip olması gerektiği ve eğitimlerin önemli olduğuna vurgu yapıyor.
“Dalış yapmak isteyenlerin mutlaka sertifikası olmalı. Temelde teorik eğitimi olmazsa olmaz bir sportif etkinlik. Dalış için eğitim almak isteyenlere 2 hafta içinde 4 gün teorik, 4 gün de pratik eğitim veriliyor. 7 saat havuzda su altı becerileri pratik olarak tatbik ediliyor. Su altı becerilerini tam olarak havuzda yaptığınız takdirde ikinci hafta teorik olarak yine su altı fiziği ve malzeme tanıtımıyla birlikte ikinci hafta sonu sığ su deniz eğitimi 6-8 metrelere kadar ve son gün de teknelerle belirlenen noktalarda 18 metreye kadar dalış eğitmeni ve asistanıyla birlikte bir dalış yapıyorsunuz. 18 metreye daldıktan sonra uluslararası CMAS 1 yıldız bröve almaya hak kazanıyorsunuz.
1 yıldızın ardından 20 açık deniz dalışı yaptığınızda ve bunu dalış kayıt defterinize kaydettikten sonra 2 yıldız eğitimi almaya hak kazanıyorsunuz. 2 yıldız eğitimde de kendi seviyenizdeki bir dalıcıyla 30 metreye kadar dalma yeterliliğine kavuşuyorsunuz.
Eğer sorumluluk almak isterseniz ve 50 açık deniz dalışı da yaptıysanız 3 yıldız dalış eğitimine katılabiliyorsunuz. Burada da kurtarma, tekne yönetimi, dalış bölgesi seçimi, grup liderliği gibi konularda ders alıyorsunuz. Her konu hakkında bilgi sahibi olup 3 yıldız dalıcı olabiliyorsunuz.”
Türkiye’deki popüler dalış noktaları
İşte derinlerdeki tarihi kalıntıları, batıkları ve renkli su altı habitatını görebileceğiniz gözde dalış noktaları…
Dalış denildiğinde Ege ve Akdeniz akıllara gelse de Karadeniz Bölgesi de bu anlamda keşfedilmeyi bekleyen bölgelerden. Yemyeşil doğasıyla ziyaretçilerini büyüleyen bölgede Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Bartın ve Zonguldak dalış için güzel noktalara sahip iller arasında.
Giresun’un en çok dalış yapılan yeri Giresun Adası. Ordu’ya doğru ilerlediğinizde ise sizi dalış için Aktaşlar, Yason Burnu, Dedeoğlu, Hoynat Adası ve Bozukkale bekliyor.
Karadeniz’de batığın ve su altı arkeolojisinin en yoğun olduğu yerlerden olan Sinop’ta Boztepe Yarımadası, Akliman ve İnce Burun’da dalış yapılıyor.
Amasra’da Tarlaağzı Limanı, Zonguldak’ta ise Fener mevkii dalış için dikkat çeken noktalardan.
[Fotoğraf: AA ]
Kocaeli’deki Kerpe Koyu, Roma dönemine ait liman mendireği kalıntıları, Karadeniz’e özgü canlı çeşitliliği, kanyon, kovuk ve mağaralarıyla dalış tutkunlarını bekliyor.
İstanbul’daki dalış noktaları arasında Sivriada Yedikule taşı, üçgen taş, Ortaköy batığı ve Burgazada Yelkenkaya bölgesi yer alıyor.
Konumu itibarıyla birçok tarihi ve turistik yere ev sahipliği yapan Enez ilçesinde su altında oluşturulan “Enez Tarihi Müzesi” de oldukça dikkat çekici.
Müzede Enez’in tarihi kültürel mirasını yansıtan Tanrıça Nike heykeli, aslan heykeli ve Enez Kalesi rölyefinin kopyası yer alıyor.
Ege denizinin en temiz bölgelerinden biri olarak bilinen Saroz Körfezi’nde de çok sayıda dalış noktası var. İbrice Limanı, Cennet, Cehennem, Toplar Burnu, Asker Taşı, Üç Adalar, Kömür Limanı, Bebek ve Minnoş Kayalıkları bunlardan bazıları.
Balıkesir’de yerli ve yabancı dalgıçların tercih ettiği dalış noktalarından biri Ayvalık. En popüler dalış noktaları ise Deli Mehmet ve İlyosta Adası.
İzmir’e yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bir yarımada olan Karaburun, 17 farklı dalış noktası ve su altı canlılarıyla dalıcılar tarafından büyük ilgi görüyor.
Çeşme’de ise 20’ye yakın dalış noktası, su altı heykelleri, batıkları, kaya oluşumları ve vatoz tarlasıyla dalış tutkunlarının gözdesi.
Dalış için eşsiz şehirlerimizden biri de Muğla. Marmaris, Fethiye, Bodrum ve Datça’daki dalış noktalarıyla dikkatleri üzerine çeken bölgede Akvaryum Koyu’ndan büyük resife, Delikli Mağara’dan Orak Adası’na birbirinden güzel manzaralarla karşılaşabilirsiniz.
Su altı dalışlarının 12 ay sürdüğü Antalya, dalış turizminin adeta göz bebeği. Turizm cenneti olarak bilinen kentte 222 dalış noktası var. Özellikle Kaş, Kalkan ve Kemer yoğun ilgiyle karşı karşıya.
Mersin’de ise Yapraklı Koy Susanoğlu, Tisam ve Aydıncık dalış için tercih edilen bölgeler arasında.
Aydın’da da en gözde dalış noktası Kuşadası. Bölge tarihi doğal güzellikleri ile turistlerin ilgi odağı olurken, su altındaki güzellikleriyle de dalış tutkunlarını cezbediyor.
Dünyanın en büyük fay hattı üzerinde bulunan, dip yapısı ve su altı oluşumlarıyla Kızıldeniz’i andıran Hatay Samandağ sahilinde, yılın 12 ayı dalış yapılabiliyor. Deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olması da bu sahili önemli kılıyor. Hemen yanı başında bulunan dalış merkezlerinden Kel Dağı da su altı oluşumları ve canlı popülasyonu açısından Türkiye’nin en önemli dalış duraklarından biri.
Türkiye’deki batık şehirler denildiğinde ilk olarak akla Hasankeyf gelir. Suyun altında kalan evleri ve tarihi mekanlarıyla su altı şehrine dönüşen Halfeti’de de dalış sporları ile suyun altındaki güzellikleri, tarihi yer ve mekanları görmek mümkün.
Dalış merkezleri arasında Van Gölü’ne olan ilgi de her geçen gün artıyor. Gölün derinliklerinde mikrobiyalitleri ve tarihi kalıntıları görebilirsiniz.
Harita: Hafize Yurt
[TÜHA Haber Ajansı, 01 Ekim 2021]