Mehmetçik’in yükü yerli ve milli sistemle azalacak
TÜHA HABER / Yerli ve milli savunma sanayiinde alt sistemler konusunda çok değerli projeler bir bir hayata geçiyor. Türk mühendislerin imzasını taşıyan pasif dış iskelet de bunlardan biri. Projeyle Mehmetçik taşıdığı ağırlığı yüzde 80’e kadar daha az hissedecek.
Türkiye’de ne zaman savunma sanayiiyle ilgili bir konu geçse hepimizin aklına SİHA’lar, füzeler, tanklar gelir. Aslına bakarsanız son yıllarda kritik alt sistemler ve doğrudan kullanıcıya yönelik hayati çözümler üreten çok değerli projelere de imza atılıyor.
Tabii bu noktada özellikle Savunma Sanayii Başkanlığının (SSB) koordinasyonu dikkatlerden kaçmıyor. Kamu, özel sektör ve üniversiteler arasında ‘çalışan’ bir ekosistem kuran ve bunun meyvelerini toplamaya başlayan SSB’nin öncü olduğu projelerden biri de ‘Pasif Dış İskelet’ sistemi.
Bu projeyi ilk olarak IDEF 2021’de görmüş ve oldukça heyecanlanmıştık. Çünkü doğrudan son kullanıcıya yönelik kritik bir teknolojiydi ve sağladığı avantajlar gerçekten de sahadaki personel için değerliydi. Biz de tüm bu süreci daha yakından öğrenmek için fuar sonrasında Interact firmasının kapısını çaldık.
[Sistem, askerin tek başına takıp çıkartabileceği son derece kolay giyilebilir şekilde tasarlandı.]
Felçli hastalar ve gaziler için de projeler var
Proje yöneticisi Alper Ergin ve ekibiyle Pendik’te Teknopark İstanbul’da bir araya geliyoruz. Kapıdan girdiğimizde pasif dış iskeleti giyen ve kendisi de projede çalışan genç mühendisle de tanışıyoruz. Amacımız sistemin detaylarını öğrenmek. Ama etrafta robotik bazı sistemleri görünce merak ediyoruz…
Alper Ergin önce bu yola nasıl çıktıklarını anlatmaya başlıyor ve oradan da gördüğümüz sistemlere geçiyor… Sabancı Üniversitesindeki profesörler ve öğrencilerin birlikte kurduğu bir şirket olduklarını öğreniyoruz. Temel amaçlarını, üniversitede geliştirdikleri teknolojileri ürüne dönüştürmek ve halka sunmak olarak belirlemişler.
İlk olarak sağlık teknolojileriyle başlamışlar ve omuz-kol rehabilitasyon robotu yapmışlar. Şimdilerde yürüme robotu geliştiriyorlar. Bu sayede hem felçli insanlara hem de gazilere rehabilitasyon sürecinde yardımcı olmak istiyorlar.
Pasif dış iskelet fikri nasıl ortaya çıktı?
Alper Ergin daha sonra asıl konumuza, pasif dış iskelete geçiyor ve projeyle ilgili detayları anlatmaya başlıyor…
Aslında projenin fikri Savunma Sanayii Başkanlığından çıkmış. SSB, dünya ordularının bu tip çalışmalarının olduğunu teknoloji takip çalışmaları sırasında tespit ediyor ve buna yönelik çalışma fikrini Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile paylaşıyor. TSK ile yapılan koordinasyon ve fikir alışverişleri akabinde TSK’nın pozitif motivasyon ve desteğiyle, ülkedeki altyapı incelenerek en uygun üniversite ve KOBİ ile iş birliğine gidiyor. Bu proje de benzer şekilde doğmuş.
Bu süreç bize SSB’nin kuvvet komutanlıklarıyla, kamu kurumlarıyla, özel sektörle ve üniversitelerle kurduğu bağın önemini bir kez daha gösteriyor.
[Askerin iskeletinden çantanın ağrılığını alan sistem yükün önemli kısmını doğrudan yere aktarıyor.]
Sistem ne işe yarıyor?
Projenin ortaya çıkış hikayesini dinledikten sonra en temel soruyla devam ediyoruz… Pasif dış iskelet sistemi ne işe yarıyor? Alper Ergin anlatıyor:
“Pasif Dış İskelet Sistemi aslında insanın dışına giydiği ikinci bir iskelet sistemi gibi düşünülebilir. Dış iskeletin üstüne insanın taşımasını istemediğimiz yükleri asıyoruz. Hücum yeleği, silahı, sırt çantası gibi yükleri düşünün… Dış iskelet olarak adlandırdığımız yapı kendi mekanik yapısı sayesinde yükün önemli bir kısmını doğrudan yere aktarıyor. Böylece insan üzerinde çok az bir yük kalıyor.
Rakamlar üzerinden de örnekler verelim… Mehmetçik’in operasyona giderken sırtında toplamda 40 kilograma yakın bir çanta oluyor. Ayrıca silahı, mühimmatı oluyor. Bunların yanı sıra bildiğiniz üzere sağlık ekipleri de oluyor görevli timin içinde. Onların daha büyük çantaları var. Hepsinden ayrı, normal askerlerden daha ağır silahlarla donanmış Mehmetçik’ler oluyor. Bunlar saatlerce, hatta kimi zamanlar günlerce sahada kalıyor…
Pasif dış iskelet sistemi giyen bir askerimiz tüm bu yükleri kendi üzerinde neredeyse hiç hissetmiyor. Sistem yaklaşık 40 kilogramlık bir çantayı 8 kilogram gibi hissettiriyor. Çantanın dışında uyku tulumunu, tüfekleri, şarjörleri, balistik çelik yeleği de düşünün… Tüm bu yükleri yüzde 80’e kadar daha hafif hissedilmesini sağlıyoruz.”
[Pasif dış iskelet askerlerin rahat hareket edebilmesini engellemiyor. Foto: AA]
Pasif dış iskelet hareketleri sınırlıyor mu?
Askerin üzerine giydiği bir sistem açıkçası bizde farklı çekincelere neden oluyor… Çünkü daha önce çekim yaptığımız yerlerde Mehmetçik için kısıtlamasız hareket edebilmenin ne denli önemli ve vazgeçilmez olduğuna sıkça şahitlik ettik.
Bu düşüncemizi Alper Ergin ile paylaşıyoruz… Verdiği cevap bizim için sevindirici oluyor. Çünkü sistemi sahada bizzat askerlere denetmişler. Geri dönüşleri soruyoruz Ergin’e…
İlk etapta askerlerin neredeyse çantayı hiç hissetmediklerini söylüyor. Bunun sebebi genelde 40 kilogramı kaldırmaya alışkın olmaları ve vücut dirençlerinin bu gerçeğe göre kendini ayarlamasıymış.
Askerler pasif dış iskelet sistemiyle yürüme, koşma, zıplama, kayalıklarda intikal etme, yüksekten atlama ve sürünme gibi hareketlerinin tamamını herhangi bir kısıtlama olmadan yapabilmiş.
Burada çok önemli bir detayın daha altını çiziyor Ergin ve “Sistem sadece askerin sırtındaki yükü hafifletmekle kalmıyor. Uzun vadede çıkabilecek diz, bel ve boyun sakatlıkları gibi sağlık sorunlarını da engellememizi sağlıyor” diyor.
[Özellikle komandoların intikal sırasında ağır sırt çantalarıyla kilometrelerce yürüdüğü biliniyor. Foto: AA]
Tamamen Türk mühendislerin imzasını taşıyor
Alper Ergin ile sohbet ederken, projede yer alan diğer genç mühendislerle de tanışma imkanımız oluyor. Ekip o kadar genç olunca sistemin yerli ve millilik oranını da merak ediyoruz.
Bu konunun Savunma Sanayii Başkanlığının en çok üzerinde durduğu alanlardan biri olduğunu belirten Ergin, pasif dış iskelet sisteminde kullanılan tüm parçaların Türkiye’de üretildiğini söylüyor. “Parçalar yerli, mühendislik de tamamen bizlere ait” diyor ve sistemin tamamen yerli ve milli olduğunu kaydediyor.
Alper Ergin ile sohbetimizi Mehmetçik’in üzerinde bu sistemi ne zaman görebileceğimiz sorusuyla bitiriyoruz. Projenin bitiş noktasına çok yakın olduğuna değinen Ergin, askerimizin prototipleri sahada gerçek ortamda denemek istediğini ve gelecek yıl pasif dış iskeletin envanterde olmasını ümit ettiklerini belirterek sözlerini tamamlıyor.
[TÜHA Haber Ajansı, 09 Eylül 2021]