Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici: Koronavirüsün hedefi akciğer ve kalp…
TÜHA HABER / Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs salgını tüm dünyayı etkilemeye devam ediyor. Koronavirüs bugüne kadar dünyada 85 milyondan fazla insana bulaştı ve 1,8 milyondan fazla da insanın ölümüne yol açtı.
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici
Biruni Üniversite Hastanesi Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, (TÜHA) Türkuaz Uluslararası Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, koronavirüs akciğer rahatsızlığı olarak seyretse de ciddi kalp sorunlarına da neden olabildiğini açıkladı.
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, koronavirüs enfeksiyonuna yakalanan hastalarda ilk günlerde kalp krizi geçirme oranı artarken, hastalık ilerledikçe kalpte ritim bozukluğu, inme, kalp kapağı hasarı gibi sorunların ortaya çıkabildiğini ve yine önceden kalp hastalığı olan kişilerin koronavirüs tablosunu ağır geçirme olasılığının diğer kişilere oranla 5 kat daha fazla olduğunu söyledi.
KORONAVİRÜSÜN HEDEFİ AKCİĞERLER VE VE KALP
Kalp sağlığı ile ilgili uyarılarda da bulunan Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Hastaların yüzde 20’si genellikle akciğer rahatsızlığından dolayı hastalığı ağır geçirmektedir. Covid-19 öncelikli olarak akciğer rahatsızlığı ile seyretse de kalp ile ilgili hastalıklara da neden olmaktadır. Kalp hasarı, kalp krizi, ritim bozukluğu, kalp yetersizliği ve toplardamar tıkanıklığına neden olmaktadır. Yine önceden kalp hastalığı olan bireylerin hastalığı ağır geçirme olasılığı 5 kat daha fazladır. Kalp krizi geçirme riski ilk günlerde artmışken, virüsün kalp hücrelerine direk hasar vermesi hastalığın ilerleyen safhalarında oluyor. İlk günlerde göğüs, kol ve çenede ağrı gibi belirtiler önemsenmeli ve zaman kaybetmeden bir kardiyoloji uzmanına başvurulmalı” dedi.
Koronavirüs hastalığı ilerledikçe virüsün etkilerinden dolayı vücutta salınan hormonlara bağlı olarak, kalp ve diğer organlarda hasar meydana gelebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Yine akciğer hasarına bağlı vücuttaki oksijen miktarı azalır ve dokular oksijensiz kalır. Bu etkilerin tamamı veya bir kısmından dolayı kalp hastalığı gelişebilir. Tüm bu etkilere bağlı ritim bozukluğu da gelişebilir. Virüs tedavisinde kullanılan ilaçlarda ritim bozukluğuna neden olabilir” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, Covid-19’u ağır geçiren hastalarda atar ve toplardamarda pıhtı gelişme riskinin artabileceğine dikkat çekerek, buna bağlı kalp krizi, inme ve akciğer embolisinin (damar tıkanıklığı) gelişebileceğini ve koronavirüsün etkilerine bağlı olarak kanın pıhtılaşmasının daha kolaylaş olabileceğinin altını çizdi.
Bu nedenlerden dolayı damar tıkanıklığının gelişebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, Özellikle önceden damar tıkanıklığı olan hastalarda bu riskin daha fazla olduğunu ve ayrıca hastalığa bağlı kişinin uzun süre hareketsiz kalmasının da damarlarda tıkanmanın gelişebileceğini belirtti.
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Bu gibi yüksek riskli hastalarda kan sulandırıcı ilaç kullanımı gerekebilir. Bu nedenle koronavirüs hastalığına yakalanmadan önce kalp sağlığı risklerini ortadan kaldırmak ve hastalığı geçirdikten sonra virüsün etkilerine bağlı kalp hasarı oluşup oluşmadığını tespit etmek için kardiyolojik kontrol ihmal edilmemelidir” dedi ve karantina döneminde kalp sağlığını koruyan önerilerde bulundu.
HAREKET İLE KALBİNİZİ GÜÇLENDİRİN
“Yaş, eklem sağlığı ve eşlik eden başka sağlık sorunları göz önünde bulundurularak uygun olan spor türü seçilmeli” diyen Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Vücuttaki çizgili kasları çalıştıran, tempolu egzersiz türleri kalp sağlığı için yararlıdır. Haftada 3 defa, 40 dakika olmak üzere tempolu hareket ve fiziksel aktivite kalp sağlığını korumada etkili” olduğuna vurgu yaptı.
STRESİ AZALTAN BESİNLER TÜKETİN
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, karantinada olan bireylerin beslenmesine dikkat etmesinin çok önemli olduğuna da değinerek, şunları belirtti:
“Hastanın psikolojinin iyi tutulması oldukça önemlidir. Bunu sağlamak için özellikle akşamları badem gibi besinler, muz ve benzeri meyveler, yulaf ve benzeri tohumlar, kiraz, yaban mersini benzeri yemişler psikolojik açıdan faydalı hormonların salınmasına yardımcı olur”.
KARBONHİDRATI KÖK VE YAPRAK BESİNLERDEN ALIN
“Karbonhidrattan zengin beslenmek psikolojik olarak iyi hissetmesine yardımcı olmaktır” diye aktaran Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Strese karşı durmak yardımcıdır. Fakat uzun süreli ve kalitesiz şeker veya karbonhidrat tüketimi obeziteye neden olur bu da kalp, şeker hastalığı gibi birçok kronik hastalığa neden olabilir. Kaliteli şeker tohumlarda, kök besinlerden, meyvelerde ve yaprak gıdalardan elde edilebilir. Bu gıdalar mineral, antioksidan ve vitamin açısından zengindir ve bu bağışıklık sistemi için çok önemlidir. Bu gıdalar genel infeksiyonlarla vücudun savaşmasında önemli” olduğunu açıkladı.
C, E VİTAMİNİ VE BETA KAROTENİ İHMAL ETMEYİN
Koronavirüs gibi viral infeksiyonlarda vitamin C, E ve beta-karotenin oldukça önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Beta-karoten havuç, tatlı patates ve yeşil yapraklı sebzelerden, vitamin C kırmızıbiber, portakal, limon, çilek ve benzeri meyvelerden, vitamin E ise sebze kökenli yağlardan, kuruyemişlerde, ıspanak ve brokoliden sağlanabilir” ifadesini kullandı.
D VİTAMİNİ VE ÇİNKO İLE VÜCUT DİRENCİNİZİ ARTIRIN
Yine karantinada evde kalınacağı için güneş görülemeyecek D vitamini üretiminin azalacağını ve vücuttaki miktarın düşeceğini açıklayan Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, D vitamininin bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanında birçok hastalıkta da faydalı olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Balık, ciğer, yumurta sarısında ve sut ürünlerinde bulunur. Bu faydasının dışında süt ve yoğurt günlük protein ihtiyacının karşılanması yanında bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. Mineral alımı da oldukça önemlidir. Çinko alımı ayrıca önemlidir. Fasulye, kırmızı ette, kuruyemişte, susamda bol miktarda vardır. Tüm bu gıdalar virüse karşı vücudun direncini artırmakta yardımcı” olduğunu aktardı.
KALP SAĞLIĞI DOSTU AKDENİZ TİPİ BESLENMEYİ TERCİH EDİN
“Akdeniz tipi beslenme karantinada kalp hastaları için en uygun beslenme modeli” olduğunun altını çizen Prof. Dr. Halil İbrahim Ulaş Bildirici, “Mevsiminde sebze ve meyve tüketmek, katı yağlar yerine zeytinyağı tercih etmek, hayvansal proteini sınırlandırmak, kuru baklagiller tercih etmek kalp hastaları için en uygun beslenme modeli” şeklinde kaydetti.
[TÜHA Haber Ajansı, 14 Ocak 2021]