AB’de mikrokirleticilerin atık su arıtım maliyetleri ilaç ve kozmetik sektörüne yükleniyor…

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency
TÜHA Haber’in Su Politikaları Derneği’nin İnternet Sitesine dayandırdığı, Kozmetik üreticilerine yasal mevzuatlar konusunda danışmanlık hizmetleri sağlayan Macro Professional tarafından yayımlanan ‘Kentsel Atık Su Arıtımı Direktifi ‘nde, Avrupa Birliği (AB), kentsel atık sularındaki mikro kirleticilerin giderilmesi için yeni bir düzenleme yürürlüğe koydu.
Bu düzenleme, özellikle ilaç ve kozmetik sektörlerini hedef alıyor ve “kirleten öder” ilkesine dayanıyor.
Yeni Düzenlemenin İçeriği
Aralık 2024’te yayımlanan Kentsel Atık Su Arıtımı Direktifi (AB) 2024/3019, mikro kirleticilerin bertaraf edilme maliyetlerini ilaç ve kozmetik sektörlerine yüklemek amacıyla bir Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (EPR) sistemi oluşturdu. Bu sistem, kentsel atık su arıtımı direktifinin yeniden düzenlenmiş hali olup, çevresel hava, yüzey ve yeraltı suyu kirleticileri ile kentsel atık su arıtımı için daha sıkı kurallar getirmektedir.
Avrupa Komisyonu, kentsel atık sularda bulunan mikro kirleticilerin ana kaynaklarını ilaç ve kozmetik kalıntıları olarak belirlemiş ve bu kalıntıların dördüncül arıtım gerektirdiği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, genişletilmiş üretici sorumluluğu uygulamasının ürün maliyetlerini artırma veya bu sektörlerin kâr marjlarını azaltma potansiyelinin sınırlı olduğu göz önünde bulundurularak, ilaç ve kozmetik sektörleri için bir EPR sistemi uygulamaya karar verilmiştir.
Bu sisteme göre ;Piyasaya sürülen ilaç ve kozmetik ürünlerden kaynaklanan mikro kirleticilerin giderimi için kentsel atık suyun dördüncül arıtımı ile izlenmesi için gereken tam yatırım ve işletme maliyetlerinin en az yüzde 80’i üreticiden tahsil edilecek.

Her üreticinin sorumluluğu nasıl belirlenecek ?
Her üreticinin katkısı, piyasaya sürülen ürünlerde bulunan maddelerin miktarına ve kentsel atık sularında bu maddelerin yarattığı tehlike seviyesine göre belirlenecektir.
Üreticiler, aşağıdaki şartlardan birini sağladıkları takdirde bu sorumluluktan muaf tutulabilecekler:
- Piyasaya sürdükleri ürünlerde bulunan maddelerin miktarı yıllık 1 tonun altındaysa,
- Ürünlerinde bulunan maddeler atık suda hızlı bir şekilde biyolojik olarak parçalanabiliyor veya kullanım ömürlerinin sonunda mikro kirletici oluşturmuyorsa.
Üreticiler, sorumluluk organizasyonlarına yılda bir kez şu bilgileri bildirmek zorunda olacaklar:
- Piyasaya sürdükleri ürünlerde bulunan maddelerin yıllık miktarı,
- Ürünlerde bulunan maddelerin kentsel atık sudaki tehlike seviyesi ve kullanım ömürlerinin sonunda biyolojik parçalanabilirliği.
Üye Devletler, üreticilerin genişletilmiş üretici sorumluluğunu 31 Aralık 2028 tarihine kadar uygulamalarını sağlamak için gerekli önlemleri alacaktır.
Sektörün Tepkisi
İlaç üreticileri, bu yeni düzenlemeye karşı çıkmakta ve AB’ye dava açmaya hazırlanmaktadır. Firmalar, kirli atık suların temizlenmesi için ödenmesi gereken yeni vergi nedeniyle AB’ye dava açmaya hazırlanıyor ve faturayı diğer endüstrilerin de ödemesi gerektiğini savunuyor.
Çevresel ve Ekonomik Etkiler
Bu düzenleme, AB’nin 2050 yılına kadar çevrenin zararlı kirleticilerden arındırılması hedefi doğrultusunda atılmış bir adım olarak görülüyor. Ayrıca, atık sudan besinlerin geri kazanımı, mikro kirleticiler için yeni standartlar ve PFAS (Per ve Poliflorlu Alkil Maddeler) ile mikroplastiklerin izlenmesi için yeni gereklilikler içermektedir.
Bu gelişmeler, AB’nin çevre politikalarında daha sıkı önlemler alarak kirletici sektörleri sorumluluk altına alma eğilimini yansıtıyor. İlaç ve kozmetik sektörlerinin bu yeni düzenlemelere nasıl uyum sağlayacağı ve olası hukuki süreçlerin nasıl sonuçlanacağı, önümüzdeki dönemde dikkatle izlenecek konular arasında yer alıyor.