‘İnsanlığın önceliği sürdürülebilir kalkınmadır’

TÜHA HABER / Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Başkanı İbrahim Şenel, kalkınmanın sürdürülebilir kılınmasının son yıllarda insanlığın en öncelikli ortak gündem maddelerinden biri haline geldiğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Başkanı İbrahim Şenel
Bu kapsamda küresel düzeyde oluşturulan ‘2030 Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’nin 2015 yılında düzenlenen Birleşmiş Milletler zirvesinde kabul edildiğini hatırlatan Şenel, “2030 gündeminin en önemli bileşeni yoksulluktan iklim değişikliğine sağlıktan ekonomik büyümeye eğitimden istihdama kentleşmeden sanayileşmeye birçok konuyu bünyesinden barındıran 17 amaç ve 169 hedeften oluşan sürdürülebilir kalkınma amaçlarıdır” dedi.
Türkiye’nin 2030 sürdürülebilir kalkınma gündemine sürecin en başından bu yana ciddi ve somut katkı verdiğini ifade eden İbrahim Şenel, “Türkiye 2016’daki Birleşmiş Milletler toplantısında ulusal gözden geçirme raporu sunan ilk 20 ülkeden biridir. 2019 yılında da ikinci gözden geçirme raporu sunulmuştur. Bu rapor ülkemizin sürdürülebilir kalkınma amaç ve hedefleri bağlamında kaydettiği ilerlemeleri, karşılaştığı zorlukları ve başarılı örnekleri içeren kapsamlı bir derlemedir. Söz konusu raporlara ilişkin hazırlık çalışmaları 2030 gündeminin ruhuna uygun olarak katılımcı bir anlayışla yürütülmüştür. İş dünyası dernekleri, yerel yönetimler, ülkemizdeki Birleşmiş Milletler kuruluşlarının da olduğu 312 sivil toplum kuruluşu, 2 bin şirket temsilcisi, 50 yerel yönetim temsilcisi, 600 uzman olmak üzere toplam 2 bin 962 kişi ve kurumun doğrudan katkısı sağlanmıştır” diye konuştu.
Sürdürülebilir kalkınma amaçlarını uygulamaya yönelik araç olarak benimsenen kalkınma planlarının önümüzdeki süreçte atılacak adımların kılavuzu niteliğinde olacağını belirten Şenel, şunları söyledi:
“Sürdürülebilir kalkınmaya ilişkin başarı, toplumun tüm kesimlerinin katkısını ve çabasını gerektirmektedir. Kamunun tek başına bu hedeflere ulaşması da mümkün değildir. Kamu, özel sektör ile sivil toplumun iş birliğiyle hareket etmesi sürecin başarısı için elzemdir. Halka açık şirketlerimizin yılda bir kez sürdürülebilirlik performansını, hedeflerini ve eylemlerini raporlaması ve kamuya açıklaması SPK tebliği ile zorunlu hale gelmiştir. Özel sektör sağladığı istihdam, teknolojik gelişme, yeniliğe yaptığı katkı ve ülke ekonomisinde oynadığı önemli rol ile sürdürülebilir kalkınma amaçlarının gerçekleştirilmesinde baş aktörlerden biridir. Şirketlerimizin sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ilişkin farkındalık ve sahipliliğinin daha da artması önümüzdeki dönemde süreci daha büyük katkı yapmalarını sağlayacaktır. Sürdürülebilir kalkınma amaçlarını odağına alarak çevreye ve insana yatırım yapmak, başlangıçta özel sektöre bazı maliyetler getirecek olsa da uzun vadede kaynak verimliliği, yenilikçilik, düşük maliyetler ve artan karlılık ile iş gücünün memnuniyeti gibi konularda önemli fırsatlar sunacaktır. Özel sektörümüzün bu bilinçte sürdürülebilir kalkınma amaçları çabalarına daha istekli bir şekilde katkı sağlayacağına ve toplumumuzun tüm kesimlerinin iş birliği ile başarı sağlayacağımıza inanıyorum.”
HABER : Semra ERDOĞDU & İstanbul
[TÜHA Haber Ajansı, 30 Aralık 2020]