enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
09:33 Bakan Uraloğlu, “YHT’ler 97 milyon yolcu taşıdı”
09:30 KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Ankara’da Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) tarafından verilen iftar yemeğine katıldı…
08:17 (BM) Genel Sekreteri Guterres’in ev sahipliğindeki 5+1 gayriresmi Kıbrıs toplantısı Cenevre’de yapılacak…
08:05 Seri Muhakeme ve Basit Yargılama Usulleri başarıyla uygulanıyor!
07:48 Türk Devletleri Teşkilatı ve Türkiye’nin Stratejik Yükselişi: Dış Politika Perspektifi
18:39 ABD Başkanı’nın Özel Temsilcisi, bu hafta Moskova’ya gidecek
17:29 Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) Basınç kompansatörü, birinci devrede basıncı oluşturmak ve belirlenen sınırlar içinde tutmak için tasarlandı.
17:09 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Zalime karşı mazlumun safındayız
16:48 İletişim Başkanlığı’ndan alanında bir ilk: Stratejik İletişim Kitaplığı
16:35 İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, başıboş köpek sorunu için 39 mülkiye müfettişi görevlendirildi
16:21 Siber Güvenlik Kanunu’na göre, Siber Güvenlik Stratejisi “Milli Güvenlik Kurulu”na (MGK) benzer yapıda kurulacak Siber Güvenlik Kurulu tarafından belirlenecek…
15:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Zalime karşı mazlumun safındayız
11:03 Bakan Tunç: Bağımsızlık mücadelemiz İstiklal Marşımızın mısralarına yansımış ve vücut bulmuştur!
10:45 İletişim Başkanı Altun’dan “İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü” mesajı
10:33 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye ve Polonya NATO’nun iki kilit müttefikidir”
10:16 Sekiz soruda Kartalkaya soruşturması ne aşamada?
09:36 Geleceğin Eğitimi 2025 Zirvesi ve Cumhuriyet Eğitime Katkı Ödülleri için geri sayım başladı
08:12 Amerikan Borsasının Resesyon Paniği
08:05 Perspektif: Türkiye’de Evlilik ve Boşanma Eğilimleri | Toplumsal Dönüşümün İzleri
08:00 Türk Dünyasında Bölgesel Entegrasyon Süreci: Siyasal Aşama
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Lawrence’tan Colani’ye Suriye trajedisi -2/3- Suriye’de HTŞ’nin Tesadüfi Zaferi

Lawrence’tan Colani’ye Suriye trajedisi -2/3- Suriye’de HTŞ’nin Tesadüfi Zaferi
23.12.2024
A+
A-

*

Araplar, Osmanlı idaresi altında 400 yıl yaşadı. Son 76 yılda yaşananlara bakılırsa belki de en huzurlu 400 yılı yaşadıkları söylenebilir. 1918 sonrası Osmanlıdan tamamen bağımsızlaşan Araplar, pek çok yeni devlet kurdu. Kurulan devletlerin çoğunluğu İsrail Devletinin 1948 yılında kurulmasını kabul edip, Birinci ve İkinci Dünya Savaşının galibi Anglosakson sahiplerine biat ettikleri sürece barış ve bolluk içinde yaşadılar.

-Cem GÜNDENİZ-

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

2006 yılında Mavi Vatan doktrinini açıklayan emekli amiral Mavi Vatana adanmış bir hayat: Merhum Oramiral Özden Örnek - Cem GÜRDENİZCem Gürdeniz, kaleme aldığı “Lawrence’tan Colani’ye Suriye trajedisi -2-” başlıklı yazısının bugünkü bölümünde de Suriye’de  HTŞ’nin Tesadüfi Zaferi’ni ele alıyor.

HTŞ’NİN TESADÜFİ ZAFERİ

Kökleri terör örgütü El Kaide bağlantılı El Nusra’dan devşirilen ve müesses nizam tarafından muhalefet olarak takdim edilen HTŞ isimli örgüt askeri tarihte örneği görülmeyen, yoğun askeri çatışmalara ve ölüm kalım mücadelesine girmeden çok hızlı bir ilerleme sağlayarak Esad rejimini 8 Aralık 2024 sabahı düşürdü.

IŞİD El Kaide ile birleşiyor

Çoğunluğu zamanında El Kaide, IŞID gibi Cihatçı terör örgütleriyle kol kola gelmiş insanlardan oluşan, pikaplara monteli silahlar dışında tankları, silahlı helikopterleri,  hava desteği olmayan söz konusu yapının kendisi de  bu zafere başlangıçta inanmamış olabilirler.

Aslında başlangıç operasyonu, Halep’e yönelik sınırlı bir işgal ve tehdit olarak tasarlanmışken Suriye ordusunun varlığının bir anda yok olacağı beklenmiyordu. Bu aşamaya gelmede en önemli rol, rejimin savaşı sürdürme azim ve iradesini kaybetmesi ile oynandı.

Esad’ın savaşarak on binlerce insanın ölmesini önlemek için teslim olmayı seçmiş olması olasıdır. (Ancak yeni gelenlerin rövanşist tutumla çok kişiyi öldürmeyecekleri ya da güç sarhoşluğuna kapılarak yeni bir iç savaşın başlangıcını tetiklemeyecekleri de belli değildir.HTŞ’nin zamanlaması önemlidir.

Batılı ve İsrail istihbaratının zamanlama için HTŞ’ye yardım ettiği göz ardı edilemez. İran’ın Irak üzerinden Şam’a gönderdiği askeri desteğin 2024 Lübnan -İsrail savaşı sırasında İsrail Hava Kuvvetlerinin pek çok kez Suriye içlerine yaptığı hava saldırıları ile kesildiği gerçektir.

Rusya’nın İsrail hava saldırılarını durdurmaması da ayrı bir gerçektir. İsrail’in 1967’den bu yana işgali altındaki Golan bölgesi ile Suriye sınırına ağır yığınak yapması da HTŞ’nin saldırı planını icra safhasına sokmasında rol oynamış olabilir. HTŞ, Kasım sonunda harekata başladığında Şam’ı ve rejimi düşürmeyi planlamıyordu. Ancak yolun dikensiz olması durmasını engelledi. Kendisine elektronik harp, SİHA desteği vb. alanlar da dahil olmak üzere yardım eden batılı istihbarat ajansları da devam etmesini önermiş olabilirler.

İran-Rusya Stratejik Askerî İlişkilerinin Sınırları - İRAM Center | İran  Araştırmaları Merkezi

RUSYA VE İRAN NEDEN SAVAŞMADI?

Rusya, Şam’ın düşmesinden önce İdlib bölgesine Hmeymim üssündeki 10 uçak ile çok sayıda sorti yaptı. Ancak bunun stratejik bir sonucu olmadı. Zaten 7 Aralık gecesi bu akınlar da kesildi.

HTŞ’nin kolay zaferinin sebeplerinden en önemlisi şüphesiz Rusya’nın ve İran’ın savaşmayan Suriye ordusuna destek vermenin taktik sonuçlar doğursa da stratejik sonuçlar doğuramayacağını görmüş olmalarıdır.

Rusya Devlet Başkanı Putin: Ukrayna ile müzakereler çıkmaza girdi

Rusya 3 yıldır Ukrayna’da Özel Askeri Harekâtını sürdürüyor. Ukrayna karşısında her geçen gün başarı sağlayan RusyaTrump iktidara geldiğinde ateşkesin yaklaşacağını değerlendirdiğinden önümüzdeki 36 günde Dinyeper Nehrine kadar olan ilerlemesinde azami alan kazanmanın ve masaya bu şekilde oturmanın hesabını yapıyor olabilir. Tam bu kritik anda kendi vatanı için savaşmayı reddeden bir ordunun yanında durmamayı tercih etmiş olabilir.

Benzerini Vietnam ve Afganistan’da Amerikan askerleri için de gördük. ABD her ikisini de kaçar gibi terk etmişti. Yaşanan bu durumu başka bir perspektifte 1944 yılında Kremlin’de ABD (Roosevelt) olmaksızın Stalin ile baş başa oturan Churchill’in Doğu Avrupa (Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Macaristan ve Yugoslavya’) nın etki alanlarını bölüşmesindeki yüzdeler anlaşmasına benzetiyorum.

Yunanistan’da o günlerde Almanlar gitmiş ve komünistler iktidara gelmişken, Churchill’in batı yüzde 90 Sovyetler yüzde 10 önerisine, Stalin, kara sınırlarına çok daha yakın olan ülkelerde artmış Sovyet etkisi nedeni ile uzun düşünmeye bile gerek kalmadan dakikalar içinde evet demiş ve Akdeniz’in en kritik ülkelerinden birisi olan Yunanistan’ı İngiltere’ye bırakmıştı.

Esad'ı saklayan Rusya Suriye'den çekiliyor: Ruslar Akdeniz'deki gücünü feda  etti | Türkiye Gazetesi

Bugün de kendi ülkesel bütünlüğü ve başta insan kayıpları açısından çok daha önemli olan Ukrayna cephesi için Suriye’yi feda etmiş olabilir. Bu jeopolitik açıdan mantıklı görülebilir. İran’ın durum daha farklıdır. Lübnan’da İsrail’in el telsizleri ve çağrı cihazlarını patlatması; İran topraklarında suikast düzenlemesi, Lübnan Hizbullah’ının liderini ve diğer yöneticilerini dünya tarihinde bir grup kişiyi öldürmek için benzeri görülmemiş çok büyük bir hava saldırısı ve Dresden bombardımanını aratmayacak ateş gücü ile imha etmesi, yıllardır büyük ekonomik ambargolar ve yaptırımlar altında kıvranan İran’ın Levant bölgesinden gerilemesini tetiklemiş olabilir.

 HTŞ’nin bu askeri başarısının benzer bir örneği Irak’ta 10 yıl önce yaşanmıştı. 4 Haziran 2014’te sayısı 800 ile 1500 arasında İD militanları 30 bin asker ve 30 bin polisten oluşan Irak güvenlik güçlerinin varlığına rağmen Musul şehrini işgal edebilmiştir. 6 gün süren çatışmalar sonucunda Musul‘un tümü IŞID’e geçmişti.

O günlerde 500 bin sivil çatışmalardan kaçmak için Musul’dan göç etmişti. Suriye’de yaşananlar da Musul örneğindeki gibi tipik bir düzensiz ordu ve istihbarat ajansları müşterek harekâtından farklı değildir. Sorun bu gruplar ve bu tip askeri zaferler devlete istikrar ve huzur getirebilir mi?

***

Yazar hakkında

Cem Gürdeniz, 24 Mart 1958 tarihinde İstanbul’da doğan Cem Gürdeniz, 1969 yılında Sarıyer Pertevniyal İlkokulu’nu bitirdi, ortaokula yatılı olarak Haydarpaşa Lisesi’ne gitti. Ardından, 1972 yılında Deniz Lisesi’ne kabul edildi. 1979 yılında Deniz Harp Okulu Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitirerek Deniz Teğmen rütbesiyle güverte subayı olarak görev aldı.

1983-1985 yılları arasında ABD Naval Postgraduate School’da “İnsan Gücü, Personel ve Eğitim” alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı ve 1987 yılına kadar Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda görev yaptı. 1987-1989 yılları arasında Deniz Harp Akademisi öğrenimini tamamladı. Ardından Deniz Kurmay Yüzbaşı olarak TCG Gayret Harekât Subayı oldu. Bu görevini sürdürürken 1991 yılında NATO SHAPE Karargâhı’nda dış göreve seçildi, dış görevi esnasında ise Brüksel ULB (Université Libre Bruxelles)’de Uluslararası Politika dalında yüksek lisans yaptı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.