PKK’nın çocuk sömürüsü: Aileler ilk kez TRT Haber’e konuştu

Bölücü terör örgütü PKK/YPG’nin Suriye’de sivillere uyguladığı baskı ve zulüm artarak devam ediyor. Terör örgütü eleman bulmakta güçlük çekiyor.

Bu sebeple örgüt yaşları 12 ila 17 arasındaki çocuk ve gençleri ailesinden ayırdı. Bugüne kadar 156 çocuğun kaçırıldığı belgelendi. Son iki ayda 14 çocuk ailesinden koparıldı, kayda geçmeyenlerin ise 45 olduğu tahmin ediliyor.

YPG çocuklara sahte kimlik çıkar, reşit göstermeye çalışıyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye’nin kuzeyinde terör örgütlerine nokta operasyonlarla ağır darbe indirmeye devam ediyor. Köşeye sıkışan terör örgütü PKK/YPG ise Suriye’de çocukları kullanıyor. Evlerinden, okul bahçelerinden, oyun oynadıkları sokaklardan kaçırılan çocuklar zorla terör kamplarına götürülüyor.

13 yaşındaki Emel evden kaçırıldı

O çocuklardan biri de Emel Bekir’di. Henüz 13 yaşındaydı ailesinden kopartıldığında. Emel’in annesi durumu şöyle anlatıyor:

“Annem hastaydı Afrin’e ziyarete gitmiştik. Sabah kalktığımızda evde yoktu, evden kaçırmışlar. Sonra ben PKK yandaşlarının yanına gittim siz mi kaçırdınız dedim. Evet biz kaçırdık dediler. Hukuk insanlarına sesleniyorum insanların üzerindeki bu zulüm kalksın artık. Bunlar çocuktur silahtan anlamazlar. Ben 6 yıldır kızımdan haber alamıyorum. Çok mücadele ettim. Kızımın sesini duyayım, ben kızımı istiyorum.”

Diğer çocuklarıyla tehdit ettiler

Aile 2 sene boyunca kızına kavuşmak için mücadele etti. Örgütün hakaretlerine ve fiziki tacizine maruz kaldı. Diğer çocuklarıyla da tehdit edildi.

“Başta çok zulüm gördüm. PKK önce bize ‘eşinle gel kızını göstereceğiz’ dedi. Eşimle gittik bizi bir arabaya bindirdiler. Biraz götürdükten sonra durdular ve ‘bizde böyle bir şey yok. Kaçırdığımız çocukları aileleriyle görüştürmeyiz’ dediler. Çok üzüldüm çok ağladım. ‘Biz siyasi bir topluluğuz’ dediler. Bize güldüler ve kızımı göstermediler.

Sonra öğrendik ki PKK kızımı bir eve kapatmış kızım da ağlıyormuş ‘ben annemi babamı istiyorum’ diye. Bir gece evimizi bastılar kocamı öldürmek için. Kocam sonra çocukları alıp Türkiye’ye gitti. Ben tekrar gittim yanlarına görmek için. Bana ‘Bir şey olmaz sen de gel bize katıl. Bizim için silah tut biz sana bakarız’ dediler.”

Emel’le birlikte 12 yaşındaki kuzeni de terör örgütü tarafından kaçırıldı. O da ailesinin tek evladıydı.

“Her ikisini bir günde kaçırdılar. Benim kızımı ve abimin tek kızını her ikisini aynı gün aynı saatte kaçırdılar. Ben temenni ediyorum ki hem kendi kızımın hem de abimin kızının hakkında güzel şeyler duyayım seslerini duyayım iyidirler ya da kötüdürler sağlar mı yoksa öldüler mi bir şey öğrenmek istiyorum.”

Bölücü terör örgütü, özellikle Ayn El Arap, Münbiç ve Haseke’nin Kamışlı bölgesinden kaçırdığı çocukları silah eğitiminin ardından çatışma bölgelerine götürüyor. Örgütün hain emelleri için kaçırdığı çocukların sayısı her geçen gün artıyor.

“2 yıl sonra öldüğünü söylediler”

Kızı kaçırılan bir diğer acılı anne de Afrin’de. Sevsen kaçırıldığında 14 yaşındaydı. 2 sene sonra kızının öldüğünü söylediler ama o hiç inanmadı. Sevsen’in annesi hala kızına kavuşacağı günü bekliyor:

“Türkiye’den Afrin’e gelen bir komşum vardı. Ben de onları ziyarete gittim. Birkaç saat sonra bir akrabamız geldi bana ‘kızını PKK kaçırdı’ dedi. Aradım aradım ama bulamadım. Birkaç hafta sonra beni aldılar arabayla kızımın yanına götürdüler. Sonra tekrar geri getirdiler. Çok ağladım, kahroldum ama bir daha kızımı göremedim.

2 yıl sonra bana bir çanta getirdiler. içinde kızımın eşyaları vardı. Bana kızımın öldüğünü söylediler. Ben de ateşe attım yaktım o eşyaları. Çünkü benim kızım gitti bu eşyaları ne yapayım. Sabah akşam düşünüyorum. Onun cansız bedenini görmedim. Hala bilmiyorum öldü mü, iyi mi değil mi? Bunca zamandır uyuyamıyorum, hala onu düşünüyorum.”

Terör örgütü çocukları kullanıyor

Örgüt kaçırdığı çocukları hain emelleri için kullanıyor. Küçük yaşta kaçırıp beyinlerini yıkıyor ve kendisine yeni bir jenerasyon kurmayı hedefliyor.

Bu durumun terör örgütlerinin temel mantığında olan unsurlardan biri olduğunu söyleyen Suriye Uzmanı Ömer Özkizilcik, şu ifadeleri kullandı:

“Bu yetiştirilen özellikle kaçırılan ve sonra yetiştirilen kız çocuklarının gelecek dönemde YPG ve PKK için bir intihar saldırıcısı, YPG/PKK için bir üst düzey bir komutan ya da onların Batı’ya pazarladığı bir güzelse özellikle bir kadın figürü olabileceklerini de görebiliriz. Mesela bu YPG’nin ve PKK’nın geçmiş dönemlerde düzenlediği intihar saldırıları ele alındığında kadınların ön planda olduğunu görüyoruz ve bu kadınlar çocuk yaşlarda ve çok genç yaşlarda örgüt tarafından kaçırılıp edilip sonradan bomba eylemlerine yönlendiriliyorlar.”

“Kardeşimin yaşlarında çok çocuk var”

Çocukları kaçırılan bir diğer aile de şimdi Azez’de yaşıyor. 2016 yılında PKK/YPG’nin Tel Rıfat’taki köylere düzenlediği saldırılarda kaçırıldı.

1 sene sonra çocuklarının örgütün elinde olduğundan aldıkları haberle emin oldular. 5 senedir de haber alamıyorlar:

“2016 yılında Tel Rıfat bölgesinde saldırı gerçekleşti PKK tarafından. O zamanlarda PKK bazı köylere saldırıyordu. O köylerde insanları toplayıp kaçırıyorlardı. Çoğu sivildi ve onların arasındaki kişilerden biri de benim kardeşimdi. Kardeşimi PKK’nın kaçırdığını 2017’de bize gelen haberle öğrendik.

Kardeşimle birlikte kaçırılanlardan bazılarını Haseke’ye götürmüşler. Bazılarını da Kamışlı’ya götürmüşler. Kamışlı ve Haseke’de PKK’nın hapishaneleri var. Tel Rıfat bölgesinden kaçırıp o bölgelere götürdüler. Kardeşimin yaşlarında çok çocuk var. Hepsine silah kullanmayı öğretiyorlar.”

2016 yılında PKK’nın baskı ve zulmünden kaçıp Azez’e gelen aile hala tehdit alıyor:

“Bize çok tehdit geliyordu. O bölgeden kaçıp Türkiye’nin kontrolündeki bölgelere gelen insanlar için çok tehdit geliyor. O bölgeden bizim gibi kaçıp güvenli bölgeye gelmeyenler PKK’ya katıldı, hainlik yaptılar. Onlar, Türkiye’nin kontrolündeki bölgelere gelenleri tanıyorlar, biliyorlar. O yüzden bizi çok tehdit ediyorlar.”

“Bize çok zulüm yaptılar”

Ağabey, terör örgütünün Tel Rıfat’taki köye baskın yaptığı sırada onlarla çatışırken bacağından yaralandı. 5 ameliyat geçirdi. İyileşeceği günü iple çekiyor.

Çünkü bir an önce toparlanıp Milli Suriye Ordusu’na katılmak istiyor. Hem kardeşini hem de kaçırılan diğer çocukları geri getirmek için.

Teröristler, kaçırdığı çocukların aileleriyle iletişime geçmesine de asla izin vermiyor. Evlatlarından koparılan aileler PKK’nın baskı ve zulmünden bıkmış durumda. Tek istedikleri çocuklarına kavuşmak.

“Çok üzgünüm. Bize çok zulüm yaptılar o katiller. İnşallah beklenen operasyon bir an önce olur. Temennim hemen bugün başlaması. Hem oradaki hem de buradaki insanlar kurtulsun. zafere ulaşalı.

Oğlum 17 yaşındayken kaçırıldı. Hiçbir haber alamıyoruz. Oradan gelen haberler çok zalim. Temennim oğluma kavuşmak. Zor bir durumdayız. Allah’ım da bana ömür verirse oğlum bize kavuşursa, onun hakkını kendi ellerimle alacağım. Gerekirse evimi satıp silah alıp bu katillere karşı savaşırım.”

***

Yazar Hakkında

Deniz İyidoğan, 1989’da İstanbul’da doğdu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. İş hayatına 2008’de Sabah Gazetesi’nde başladı. 2014 yılına kadar foto muhabiri ve muhabir olarak görev yaptı. Ekim 2020’den beri TRT Haber için çalışıyor.