Şehit oluşunun 60. yılında Cengiz Topel
Türk Hava Kuvvetleri Pilotu Yüzbaşı Cengiz Topel, Rumların Kıbrıs’ta Türklerin yaşadığı Erenköy’de giriştikleri etnik temizlik harekâtını önlemek üzere 60 yıl önce 8 Ağustos 1964 yılında Ada’ya gönderilen savaş uçaklarından birinin pilotu ve uçağın bağlı olduğu filonun da komutanıydı. Rumlarca yerden açılan uçaksavar ateşiyle tek onun uçağı isabet almış ve düşmüş, kendisi paraşütle atlayarak kurtulmuştu. Düştüğü yer Rum bölgesi olduğu için Rumların eline geçmişti. İşte bu andan itibaren Rum barbarlığı bir defa daha kendini gösterişti.
Rumlar, sağ salim ellerine geçen ve esir statüsü kazanmış olan Türk pilotu, bütün uluslararası anlaşmalara aykırı olarak önce kurşunlamışlar, ölmediğini görünce hastaneye götürüp tedavi ettirerek konuşturmak istemişlerdi. Türk pilot konuşmayıp istedikleri bilgileri vermeyince korkunç işkenceler yapmışlar, kemiklerini kırmışlar ve işkencelerle öldürmüşlerdi.
[Türk Doktor Zihni Uzman]
Rumlar, pilotumuzun bu haldeki na’şını yok etmek isterlerken Türkiye, BM aracılığı ile pilotumuzun na’şının Türk tarafına teslim edilmesini istemiş; Kıbrıslı Rumlar, BM’nin devreye girmesi üzerine pilotumuzun na’şını teslim etmek zorunda kalmıştı. Pilotumuzu Rumlardan teslim alan ekip içinde bulunan Türk Doktor Zihni Uzman şunları söylemiştir:
“Gördüklerim karşısında günlerce ağladım. Şehit pilotumuzun bütün organlarında işkence izleri vardı. Yara, kırık ve eziklerle doluydu. Cengiz Topel, insanlık dışı işkencelere maruz kalmıştı. O işkence görüntüleri hayatım boyunca gözlerimin önünden hiç gitmedi!”.
Bu barbarlığı yapanlar Avrupalıların uygarlıklarının beşiği olarak gördükleri eski Helen medeniyetinin varisleri Yunanlılardı!
Daha önce, 24 Aralık 1963’te ENOZİS (Adayı Yunanistan’a bağlamak) amacıyla kurulmuş bir terör örgütü olan EOKA’ya mensup çeteler, Kıbrıs Türk Alayında görevli binbaşı Dr. Nihat İlhan’ın görevde bulunduğu bir sırada evine baskın yaparak eşini ve üç çocuğunu gizlendikleri banyo küvetinde hunharca öldürmüşler; bu olay “Kanlı Noel” olarak tarihe geçmişti. Bundan sonra Türklerin yaşadığı her yerde baskınlar artarak sürmüş; yüzlerce Kıbrıslı Türk hayatını kaybetmişti. Rumların 1964’te Türk bölgesi Erenköy’e saldırıları, “Kanlı Noel”den itibaren etnik temizlik amacıyla Kıbrıslı Türklere yönelik saldırılarının bir devamıydı.
Cengiz Topel’in na’şı 14 Ağustos 1964’te İstanbul’da 100 binlerin katıldığı benzeri az görülmüş bir törenle milletinin kalbiyle birlikte Edirnekapı şehitliğindeki ebedi istirahatgâhına tevdi edildi. Ruhu şâd, mekânı cennet olsun.
…
Avrupalıların, medeniyetlerinin beşiğinin varisleri olarak görüp tarih boyunca her şımarıklıklarını, her türlü barbarlıklarını hoş gördükleri Yunanlılar, gerçekte birçok zulmün, birçok vahşetin failleriydi. Avrupalıların Yunanlılara gösterdiği hoş görü, onların birçok olayda test edilmiş çifte standartlarının en iyi örneğidir. 2004 yılında Kıbrıs’ın AB’ye alınması için hazırlanan Annan Planına iki tarafın da “evet” demesi gerekiyordu. Ama yapılan oylamada Türkler “evet”, Rumlar “hayır” demişti. AB, Rumların “hayır” demesine rağmen onları AB’ye kabul etti. Böylece hiç yüzleri kızarmadan çifte standardın tarihteki en iyi örneğini vermiş oldular.
Rumların/Yunanların hiçbir devirde insanlığa adalet, barış ve kardeşlik adına verebilecekleri tek bir mesajları olmamıştır. En iyi bildikleri ve her devirde uyguladıkları tek şey entrika olmuştur.
İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar