Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi ve Türk Dünyasının Küresel Rolü

(TUDPAM) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin YELTİN’in TUDPAM için kaleme aldığı “Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi ve Türk Dünyasının Küresel Rolü” başlıklı yazını TÜHA Haber’e değerlendirdi

Başkanı Hüseyin YELTİN, yaptığı açıklamada, kurulacak olan Üniversite’nin Türkiye’deki yükseköğretim müfredatının da eğitim müfredatı olarak esas alacak olmasının Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) bünyesinde akademik alanlarda iş birliklerinin gelişmesini ve derinleşmesini sağlayacak bir adım olarak görmenin mümkün olduğunu belirtti.

Hüseyin YELTİN, “Elbette bu gelişmeyi sadece Türk dünyasındaki eğitim alanında alınmış bir karar olarak görmek eksik olacaktır. Bu durum, Türk dünyasının uluslararası sistem üzerindeki artan rolü açısından da ciddi bir önem taşımaktadır” dedi.

2025-2026 eğitim öğretim yılında faaliyete geçmesi planlanan üniversite’nin, TDT içerisindeki

artan dayanışmanın git gide kurumsal bir yapıya büründüğünün ve Türk dünyasının daha sıkı bir entegrasyon sürecine girdiğine işaret ettiğinin altını çizen (TUDPAM) Yönetim Kurulu Başkanı YELTİN’in, “Ekonomik, sosyal, siyasal ve askeri alandaki birlikteliklerin hedefine ulaşabilmesi ve daha akademik bir düzlemde yürümesi adına katkı sunacak olan bu girişimin TDT’nin uzun vadeli stratejik planlarıyla da örtüşmektedir. Dahası, TDT bünyesinde kurulacak olan üniversitenin farklı coğrafyalardan ve ülkelerden gelen öğrencilerle ortak bir bağ kurmak ve bir kimlik oluşturulmasını sağlarken, elbette ki Türk devletlerinin de kültürel ve siyasi düzlemde yakınlaşmalarını da hızlandıracak bir gelişme” olduğunu ifade etti.

Uluslararası Sistemde Türk Dünyasının Artan Önemi

“Bilindiği üzere, Türk dünyası coğrafi açıdan bakıldığında Asya, Avrupa ve Orta Doğu ekseninde stratejik bir konuma sahiptir” diye konuşan Hüseyin YELTİN, şunları söyledi:

“Dahası, son yıllarda Türk devletlerinin Rusya, Çin ve Batı ülkeleriyle bir denge politikası sürdürdüğü ve bu bağlamda da önemli roller üstlendiği bilinmektedir. İşte böylesi bir ortamda Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi’nin var olacak olması, Türk dünyasının karar alma süreçlerini etkileyen ve destekleyen bir entelektüel ve akademik altyapıyı oluşturacaktır. Böylelikle, üniversite bünyesinde yetişmiş kişiler bölgede nitelikli birer insan kaynağı rolü de görecektir”.

(TUDPAM) Yönetim Kurulu Başkanı YELTİN, bu sürecin, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) için sadece ekonomik, siyasi ve askeri alanlardaki entegrasyonla kısıtlı kalmayacağını hatırlatarak, kültürel ve entelektüel olarak da bağımsız ama müşterek bir hareket alanı da sağlayacağını ve özellikle TDT bünyesindeki ülkelerin akademik anlamda Türk dünyasına hizmet edecek projeler üreterek, Türk devletlerinin uluslararası sistemde daha etkin birer aktör haline gelmesine de ciddi anlamda yardımcı olacağını aktardı.

Bir başka hususun da ortak dil ve kültür düzlemini oluşturma meselesi olduğuna vurgu yapan Hüseyin YELKİN, şöyle devam etti:

“Bilindiği üzere Türk dünyası ortak alfabe çalışmalarına başlamıştı. Tam da bu açıdan bakıldığında, kurulacak olan üniversite Türk dünyasının dili, tarihi ve kültürü üzerinde ortak çalışmalar yapılmasını teşvik ederek, Türk dünyasının ortak kimliğine kavuşması yolundaki hedefinin de elini güçlendirecektir. Dolayısıyla bu çalışmalar, kültürel ve bilimsel iş birliklerini doğururken; Türk dünyası arasındaki ikili ve çoklu ilişkileri destekleyen bir sac ayağı olarak uzun vadede TDT’nin hedeflerine hizmet ederek, Türk devletlerini birbirlerine daha da yakınlaştıracaktır”.

TUDPAM) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin YELTİN’in TUDPAM için kaleme aldığı “Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi ve Türk Dünyasının Küresel Rolü” başlıklı yazısının ‘Değerlendirme’ bölümünde de, Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te kurulacak olan Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi’nin, Türk dünyasının eğitim alanında ortak bir yapının oluşması için girişimde bulunduğunu ve TDT arasındaki entegrasyona hizmet edecek bir hamle olarak görülebileceğini kaydetti.

Başkanı Hüseyin YELTİN, sözlerini şöyle noktaladı:

“Yukarıda da bahsettiğimiz üzere bu gelişme, sadece akademik bağlamda değerlendirilmemelidir. Çerçeveyi biraz daha genişlettiğimizde bu gelişmenin, akademik alan dışında çıktılarıyla beraber TDT’nin uluslararası sistem üzerindeki etkinliğine de artı değer kazandıracaktır.

Bu üniversitede eğitim alacak bireylerin, sonraki süreçte Türk dünyasının entegre yapısını daha da geliştirecek bir donanıma sahip olması, üniversitenin en büyük kazanç çıktısı olacaktır. Dahası, akademik iş birlikleri vasıtasıyla Türk dünyasının kalkınması desteklenerek, TDT’nin uluslararası sistemdeki güç dengelerini değiştirecek ya da dengeleyecek bir pozisyona kavuşmasının da temelini atacaktır”.